İlk üçlemenin son kitabıydı. Açıkcası okurken çok yoruldum, çok fazla betimleme var. Bu betimlemelerin faydası olduğu kadar zararı da çok. Her şey film gibi önünüzden geçiyor. Ama çok yavaş, bazen durup sıkılıyorum, temelde ki sağlam hikaye ve karakterler devam etmenizi sağlıyor. Karakterler arkadaşınız gibi. Sturm un ve Flintin ölümünde 2-3 gün kitap okumayı bıraktim, o kadar üzdü beni. Bu evrene birkaç kitaplık ara vereceğim. Zihnimi biraz dinlendirmem gerek, sonrasında tekrar ikinci üçleme ile geri döneceğim.
Karanlık istila edebilirdi ama umudu hiçbir zaman yok edemezdi. Bir tek mum veya daha fazlası alevlenip sönebilirdi ama eski mumlardan yenileri yanacaktı. İşte böyle tutuşurdu umudun alevi hep, gelen güne kadar karanlığı aydınlatarak.
“Karanlık istila edebilirdi ama umudu hiçbir zaman yok edemezdi. Bir tek mum veya daha fazlası alevlenip sönebilirdi ama eski mumlardan yenileri yanacaktı.
İşte böyle tutuşurdu umudun alevi hep, gelen güne kadar karanlığı aydınlatarak.”
Karanlık istila edebilirdi ama umudu hiçbir zaman yok edemezdi. Bir tek mum -veya daha fazlası- alevlenip sönebilirdi ama eski mumlardan yenileri yanacaktı.
İşte böyle tutuşurdu umudun alevi hep, gelen güne kadar karanlığı aydınlatarak.
Üç kitap içinde en hızlı bitirdiğim bu kitap oldu. İyisiyle kötüsüyle, doğrularıyla, yanlışlarıyla, hatalarıyla karakterlerin hepsi ayrı bir yer edindi bende. Hepsi bir şekilde yolunu buldu. Gidenlere ayrı kalanlara ayrı kalbim kırıldı ama okuması benim için gerçekten büyük bir zevkti.