Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

2 Cilt Takım

İmam-ı A'zam Ebu Hanife radıyallahu anh'in Menkıbeleri

Muhammed İbn Muhammed el-Kerderi

İmam-ı A'zam Ebu Hanife radıyallahu anh'in Menkıbeleri Gönderileri

İmam-ı A'zam Ebu Hanife radıyallahu anh'in Menkıbeleri kitaplarını, İmam-ı A'zam Ebu Hanife radıyallahu anh'in Menkıbeleri sözleri ve alıntılarını, İmam-ı A'zam Ebu Hanife radıyallahu anh'in Menkıbeleri yazarlarını, İmam-ı A'zam Ebu Hanife radıyallahu anh'in Menkıbeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Onlar ki Kur'an-ı Kerim'i unuttular,sadece"Ey Rabbimiz bize gökten sofra indir"ayetini unutmadılar...
Reklam
Güneşi doğduran o Allah'a hamd olsun Ya Rabb, bize güneşin hayrını ver ve güneş her neyin üzerine doğduysa onun da hayrını ver.
İmam Azam (ra) ın bir duasıKitabı okudu
Hattâ bir gün onu borçlusunun kapısında güneş altında beklediğini gördüm. Kendilerine: “Güneş altında beklemenin sebebi nedir?” diye sordum. İmâm: “Bu evin sâhibine borç vermiştim. Ve duvarının gölgesinde oturmağa korkarım. Hiç bundan daha öte zühd ve verâ olur mu?”
Nadr ibn Muhammed şöyle rivâyet eder: Halîfe, İmâm’ın fetvâ vermesini yasaklamıştı. Oğlu Hammâd [v.738], İmâm yalnız iken bazı mes’eleleri kendisine sordu. İmâm cevâb vermedi. Hammâd: “Sen hiç kimsenin görmediği bir yerdesin, kimden korkar-sın?” diye sordu. İmâm: “Halîfe bana fetvâ veriyor mu-sun diye sorduğunda inkâr edip yalan söylemek gerek-tiği için korkuyorum” dedi.
Sayfa 254Kitabı okudu
Babam vefat ettiğinde küçük bir çocuktum. Annem beni bir elbise temizleyicisinin yanına teslim etti. Fakat ben oradan kaçarak Ebu Hanife’nin derslerine katılıyordum. Annem beni takip ediyor, beni oradan yakaladığında elimden tutup tekrar ustamın yanına götürüyordu. Sonra ben bu işte anneme muhalefet ederek, Ebu Hanife’nin yanına gittim. Nihayet annem gelip Ebu Hanife’ye şöyle dedi:  – Bu çocuk öksüzdür, hiçbir varlığı yoktur. Sadece ip örerek kazandığım parayla bir şeyler alıp ona yedirebiliyorum. Ama sen onun bana olan terbiyesini bozdun.  — Anlamıyor musun ey kadın? Bu çocuk ilim öğreniyor. İleride öyle bir zaman gelecek ki, firuze tabaklarda fıstık yağıyla yapılmış paluze (bir çeşit tatlı) yiyecek! Nihayet kadılığım sırasında, Harun Reşit’in yanında olduğum bir gün, bana firuze tabakta paluze tatlısı getirildi. Halife Harun Reşit dedi ki: – Bu tatlıdan ye. Çünkü bu her zaman bizde yapılmaz. — Bu nedir ey müminlerin emiri?  — Bu, paluzedir. — Ben gülümsedim. O bana sordu: – Niçin gülümsüyorsun? — Bir şey yok. Allah size uzun ömürler versin. — Hayır, mutlaka bana sebebini söylemelisin.  Ben de Ebu Hanife’nin bir zamanlar anneme söylediği sözleri halifeye anlattım. Harun Reşit bana dedi ki:  – “İlim, kişiyi dünya ve ahirette yüceltir. Allah Ebu Hanife’ye rahmet eylesin. O, baş gözüyle görülmeyeni akıl gözüyle görürdü.”
Sayfa 133 - Imam Ebu Yusuf'un bir kıssasıKitabı okudu
Reklam
El-Şafiinin şöyle dediğini duydum,Malike şöyle soruldu:“Ebu Hanifeyi gördünmü?” O dedi, “Evet, öyle bir adam gördüm ki,eğer şu sütun altındandır diye ileri sürerse,bunu delilleriyle ispat eder"
undefinedKitabı okudu
İmam-ı Davud-ı Tai der ki;Nice sevinç vardır ki sahibini helak eder;nice mekruh vardır ki onu sevmezler;ama sahibinin din ve dünyasının kurtuluşu onda olur.
Sayfa 217 - 2.ciltKitabı okudu
​Muhammed bin Nadr el-Harisi dedi ki:İlmin başı susmak, sonra dinlemek, sonra ezberlemek, sonra amel etmek, sonra da yaymaktır.
Sayfa 192 - undefinedKitabı okudu
Bir kimse ilmi, dünya için öğrenirse ilim, o kimsenin kalbinde kuvvetle yer etmez ve hiç kimse o ilimden yararlanamaz, o ilmin hiç bere-keti de olmaz. Kim ilmi âhiret için öğrenirse o ilimde bereket olur, kalbde muhkem olur ve ondan herkes istifâde eder faydalanır
Sayfa 58 - 2.ciltKitabı okudu
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.