Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hayatı, Siyaseti ,Eseri

İmam-ı Azam Ebu Hanife

Ekrem Sağıroğlu

İmam-ı Azam Ebu Hanife Gönderileri

İmam-ı Azam Ebu Hanife kitaplarını, İmam-ı Azam Ebu Hanife sözleri ve alıntılarını, İmam-ı Azam Ebu Hanife yazarlarını, İmam-ı Azam Ebu Hanife yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ebu Hanife hzleri.
... Çağdaşı olan ve yanında bulunan bazı alimlerin, en yakın arkadaşlarının bile "idare-i maslahat" yolunu seçtikleri, istemeyerek de olsa "teslimiyetçi" bir tutum sergileyip zalim yönetimlerin dümen suyuna girdikleri yer ve zamanlarda, onun mutlaka ve tavizsizce "İslam' ın izzetini koruma" ilkelerini ayakta tutmak kararlılığında olduğunu görüyoruz. Üstelik bu durumda her türlü fedakarlığı gösterdiği gibi, işkenceye tabi tutulmayı ve ölümü bile göze aldığını müşahede ediyoruz.
Sayfa 173Kitabı okudu
Seyahat ve İlim
.... O zamanlar henüz kitap devri başlamadığı için, ilim daha çok şifâhi idi. Kitaplarda değil, hafızalarda idi. Bunun içinde ilim sahiplerinin yanına gitmek icap ediyordu...
Reklam
-İmam-ı Azam talebelerine: "Sizler benim kalbimin sevinci, hüznümün tesellilerisiniz" derdi
-"Fıkıh ehlinin ve fıkhın değerini bilmeyen kimsenin meclisinde oturmak insana ağır gelir."
Sıffîn Savaşı
İbni Hacer Haytemi'nin, Hayrati'l Hisan kitabında naklettiğine göre: Ebu Hanife'ye, "Hz. Ali ile Muaviye arasında vuku bulmuş olan Sıffîn savaşı hakkında ne dersiniz?" demişlerdi. İmam: -Ben Allah'ın huzurunda, söylediğim sözlerden mesul olunmaktan korkarım. Sükut ettiğim takdirde niçin sükut ettin denilmeyeceğini de bilirim. Herkes din hususunda mükellef olduğu vazifeyi yapmalıdır. Kişi için evla olan da budur
Hadis ve fıkıh
"Buyurdu ki “Hadis toplayıp da, fıkıhtan nasibini almayan kimse ilaç satmakta olan eczacıya benzer. Onların nerede kullanılacağını bilmek için bir doktora ihtiyaç vardır. Hadisin gelişini bilip ondan hüküm çıkaran fakihler de doktorlara benzerler."
Reklam
Mescidde konuşmak
İmam-ı Züfer'den: -Imam, ta- hammüllü ve sabırlıydı. Birgün ders meclisimize Süfyan b. Uyeyne uğramıştı. Mescitteydik. Öğrencilerin sesi meclisi kaplıyordu. Süfyan dedi ki: -Ebu Hanife, burası mescittir, bu kadar yüksek sesle ko- nuşulmaz. Ebu Hanife de: -Bırakın istedikleri gibi konuşsunlar. Bunlar fıkhı ancak böyle anlayabilirler, demişti. Şimdi insan bazen şöyle düşünmekten kendini alamıyor. Bu gün insanları, "mescitlerde kesinlikle dünya kelamı konuş- mayın, günaha girmeyin!" diyerek, müminleri, dertleşmekten, yanlışları konuşmaktan, tenkid etmekten, emri maruf yapmaktan... alıkoymayı mı hedeflemişler?
Sayfa 307Kitabı okudu
"Cahillerden benim hakkımda bilmeyerek bir şey söyleyenlerin hepsini bağışladım. İlim erbabından kim, bende olmayan bir şeyi benim hakkımda söylerse, işte onun başı dara gelsin. Zira ulemanın gıybeti, arkalarında bir iz bırakır." (O bakım- dan tehlikeli ve zararlıdır) (Heysemi, Hayrâtül-Hisân, s. 40)
Sayfa 305Kitabı okudu
Sözle ikrar zaruridir.Çünki lisanla söylenilmedikçe kalpteki bilinmez
İmam-ı Azam bir fakih, bir hukukçu olarak, bir müctehid, âbid ve zahid bir bilge kişi olarak tanıtıldığı gibi; bir mücahid, bir dava ve siyaset adamı, zalim ve fasik devlete karşı hakkı söyleyen bir kahraman, siyasi/fikri ve hatta ameli planda cihad eden, onların baskılarına karşı direnen ve sabreden, eğilip bükülmeyen, kendisine sunulan her türlü ikbali reddeden, dünyalık karşısında yamulmayan, "saray uleması olmak" gibi bir aşağılığa düşmeyen... Evet daha bir çok meziyetleri bulunan müstesna bir önder oluşu itibariyle de incelenip yazılmalı, öylece tanıtılmalı ve o hüviyetiyle de takdir edilip ders alınmalıdır
Sayfa 208Kitabı okudu
67 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.