İngiliz Romanı
Terry Eagletonİngiliz Romanı Sözleri ve Alıntıları
İngiliz Romanı sözleri ve alıntılarını, İngiliz Romanı kitap alıntılarını, İngiliz Romanı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Aslında Dickens'ın çocukları bu kadar yüceltmesinin sebebi kendisinin de kocaman bir çocuk olmasıdır. Freud'a kalsa bu hepimiz için bir parça doğrudur; ancak yine de, tıpkı çiçekler gibi, kimimiz iyice serpilirken kimimiz büsbütün çocuk kalırız. Dickens'ın Londra'daki evlerine misafir olanlar, yazarın çocuklarıyla halının üzerinde yuvarlanmaktan büyük zevk aldığını, çocuklarıyla oyun oynarken onlarla ilgilenmediğini anlatırlar."
"Dickens'ın kent anlatısı, bir yandan insanlar arasındaki ilişkilere ışık tutarken, öte yandan bir arada yaşamamızın tamamen tesadüf olduğunu, yollarımızın gelişigüzel kesiştiğini, dolayısıyla aramızdaki bağların kalıcı olmadığını gösterir. Modern kent hayatında hepimiz birbirimizin bıraktığı boşluklarda, açtığı yarıklarda var oluruz."
(Daniel Defoe).... Romancı değildir aslında Moll Flanders, Robinson Crusoe gibi kitapları, roman kavramını geriye dönük kurgulayan edebiyat tarihçileri tarafından "romanlaştırılmıştır".
Sayfa 35Kitabı okudu
" Kader, kendi ellerimizle diktiğimiz fidanları tanımaktan aciz kaldığımız bir hezimettir. "
Sayfa 256 - Sözcükler Yayınları
Tanrı, kurtuluşumuz için bilmemiz gereken her şeyi bize vermiştir; devleri hayranlıkla izlemek veya cücelerle eğlenmek için seyahat etmek bu önemli işten uzaklaşmak için icat edilmiş moda bir uğraştır.
Sayfa 62 - İletişimKitabı okudu
Endüstri sorunu insanın tüm enerjisinin sadece kazanç rekabetine sevk edilmesinden kaynaklanır. Paralı sınıflar ve endüstri teşvikçilerinin refah dolu Viktorya çağının zirvesinde işçileri mahkum ettiği büyük suç; çirkinlik, çirkinlik, çirkinlik: sıradanlık, şekilsiz ve çirkin çevreler, çirkin idealler, çirkin din, çirkin umut, çirkin aşk… işçilerle işverenler arasında çirkin ilişkiler (Nottingham ve Maden Bölgesi)
Sayfa 334 - İletişimKitabı okudu
Düzen sadece kontrol altında olan düzensizliktir.
Sayfa 318 - İletişimKitabı okudu
Ketumluk ve nezaket erdemin doğal gerekleridir ama kendini beğenmişlik ve ahlakçılık gibi görünebilirler.
Sayfa 103 - İletişimKitabı okudu
Kendi başına hiçbir anlamı olmayan bir şeyin anlaşılamaz olduğu söylenebilir mi?
Sayfa 309 - İletişimKitabı okudu
Dünyayı doğru şekilde görebilmek için ondan ne kadar geride veya ne kadar yakında durmanız gerekir? Mikroskopla gördüğümüz şey gerçek midir, yoksa gerçeğin bozulmuş bir şekli midir?
Sayfa 70 - İletişimKitabı okudu
Avrupa tarihin altında boğulurken Amerika tarih eksikliği nedeniyle nefes alamaz halde olduğu için ikisi arasındaki karşıtlığı ölülerle yaşayanlar olarak görmek zor değildir.
Sayfa 284 - İletişimKitabı okudu
Bir kültürde çoğu insanın ihlal ettiği ilkelere bağlı kalmak, otobanda saatlerce en düşük hızda seyahat eden bir sürücü kadar rahatsız edicidir.
Sayfa 94 - İletişimKitabı okudu
Prensipte, iç dünyalarımız başkalarına görünmez değildir. Dilimiz, eylemlerimiz ve bedenlerimiz aracılığıyla benliklerimizi her zaman başkalarına görünür kılarız. Birbirimizin iç dünyasını görmek için kafataslarımızı açmamız gerekmez, birçok şey zaten ortadadır.
Sayfa 407 - İletişimKitabı okudu
İnsanlar başkalarının gücü veya karı için nesneleştirildiğinde, gümüş madeni gibi nesneler de kendi başlarına baskıcı bir hayata sahip olmaya başlar.
Sayfa 321 - İletişimKitabı okudu
Joseph Conrad, sosyalizme olan nefreti (“Kıta Avrupası’nın kenar mahallelerinde doğmuş lanet doktrinler”), demokrasiden duyduğu rahatsızlık (“demokrasiden hiç zevk almıyorum”) ve sıradan insanlara karşı küçümseyici tutumuyla (“büyük insan kitleleri için gereken tek kurtarıcı meziyet yakınlarına ve iç dünyalarına sürekli bir sadakat göstermektir”) geleneksel İngiltere’nin tipik bir temsilcisidir.Eşitlik kavramını küçümsemiş; acıma, duygu, barışçıllık ve insancıllık gibi liberal değerlerden nefret etmiş; disiplin, itaat, sadakat, erkek dayanışması, otoriteye ve geleneğe sorgusuz sualsiz saygı gibi şeylere Baden-Powellvari bir inanç duymuştur.
Sayfa 304 - İletişimKitabı okudu