"... Mahvolmak hiç umudun olmaması demek. Lanetlenmekse umudu bulmak için çaba sarf etmen, sonra onu korumak için çaba sarf etmen, sonra da koruduğun umutla bahsi geçen laneti kaldırmak için çaba sarf etmen demek."
" O zaman neden ölmeye çalışmaya devam ettin?"
Bir süre sessiz kaldı. " Çünkü sana olan aşkım sensiz kalma korkumdan daha güçlüydü." Gülümsedi. "Hayatımın hikâyesi."
"Gerçekten sağlıklı görünüyorsun."Son zamanlarda boynunda taşıdığı garip bir aletle göğsünü dinledi."Kalbin de normal gözüküyor.Bence en büyük sağlık problemin psikolojin.Rezalet durumdasın."
Scarlet ifadesizce, "Öyle mi?" diye sordu.
Nathaniel başıyla onayladı. "Evet.Hep berbat görünüyorsun."
"Gururumu okşuyorsun."
Nathaniel Anlayışla ona baktı. "Ne yazık ki ilaçlar kırık bir kalbi iyileştiremiyor."
"Nate omuz silkti."Bilmiyorum. Ama kül adam ya da cadıları umursamayıp ayılardan bu kadar korkmana bayılıyorum. Bu yolculukta oldukça işe yarayacak. Sevgiyle kalın aşk böcekleri. Gidip kendime uzun iç çamaşırları bulacağım. Ben üst kattayken bebek yapmamaya çalışın. Bunu soylememin gerek bile olmayacağını düşünüyordunuz belki,ama odaya girip sizi Bebek Kasaba'sına giden yolun yarısında görünce..."
" Artık acımayan bir kalp ile artık hissetmeyen bir kalp arasında fark vardır.
Scarlet'ın kalbi artık hiçbir şey hissetmiyordu.
Keyif. Acı. Sevgi. Nefret.
Hiçbir şey.
...
Tristan'ı artık sevmiyordu çünkü artık hiçbir şeyi sevmiyordu.
Hissedemeyen bir kalbin güzelliği buradaydı. "