İnsanca Varolma Sanatı

Ayhan Aydın

En Eski İnsanca Varolma Sanatı Sözleri ve Alıntıları

En Eski İnsanca Varolma Sanatı sözleri ve alıntılarını, en eski İnsanca Varolma Sanatı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Horney’e göre kişinin kendi özgün doğasını ve benliğini yitirmesi demek olan yabancılaşmanın temelleri ilk çocukluk döneminde atılır. Bu süreci şöyle anlatıyor; ihanet çocukluktaki gizli psikolojik ölümle başlar. Burada psikolojik ölüm denen olgu çocuğun içten gelen dileklerinden ve kendi olma özgürlüğünden alıkonulmasıdır. Bu örtülü de olsa bir
Alfa YayınlarıKitabı okudu
Toplum yada kültür ve bunların karakteristik bir parçası ve taşıyıcısı olan aile gelişim besleyici olacağı gibi ketleyici de olabilir.
Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Maslow’a göre; gelişme, var olma ve insanlaşma kaynakları bireyin içindedir, bu tür nitelikler ne toplum tarafından yaratılabilir nede icat edilir. Dolayısıyla anne baba ve eğitmenlerin görevi çocuğa kendini tanıma ve özgürce gelişme bilinci kazandırmaktadır. Bahçıvan bir gül fidanını besleyebilir de kurutabilir de ama onun gül fidanı değil de bir meşe palamudu olmasına karar veremez diyor Maslow.
Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
İnsan aynı anda hem olduğu hemde olmak istediğidir.
Alfa YayınlarıKitabı okudu
İnsan sadece davranışları yoluyla tanımlanabilecek bir varlık değildir. İnsan özlemleri beklentileri, kaygıları ve amaçlarıyla bir bütünlüktür.
Alfa YayınlarıKitabı okudu
Eğitimi yaşamı kullanma kılavuzu olarak yapılandırmak, insana yapılabilecek en büyük haksızlıktır. Eğitimin ve toplumun görevi kendi gizil güçlerinin gerçekleşmesi için kişiye yardımcı olmak ve onun istediği yöne doğru uçması için yüreklendirmektir.
Alfa YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Özgürlüğünden bir biçimde vazgeçmeye zorlanmış bir insanın besleyeceği nefret duygularının derinliğini anlayabilirsek özgürlüğün insan için taşıdığı önemi de anlayabiliriz.
Alfa YayınlarıKitabı okudu
Psikolojik sağlığını yitirmenin eşiğine gelmiş insanların içinde yoğun bir nefret barınır. Bu nefret bir bakıma gurur ve benliği koruyan son kaledir. Bu açıdan bakılınca, nefret ve öfke gibi bir anlamda olumsuz ve yıkıcı duyguların bile benliği koruyucu ve geliştirici özellikler taşıdığı söylenebilir. Başka bir anlatımla nefret etme ve öfke duyma bazen bireyin ruhsal intiharını önlemenin tek yoludur.
Hiçbir yazar insanın varoluşsal suçluluğunu Kafka kadar başarılı bir biçimde tanımlayamamıştır. Onun kahramanları kendini savunma yeteneğinden yoksun, çaresiz, amaçsız, kırılgan insanlardır. Kahramanları boş ve anlamsız, onun deyimiyle tümüyle saçma olan bir dünyada yönsüz ve yalnız kalmışlardır. Hiçbir şey uğruna mücadele etmeye değmez. Başına gelebilecek her türlü belaya sessizce boyun eğen Kafka’nın kahramanları adeta bu tutumlarıyla yaşamın kahredici yönlerini protesto eder gibidirler.
Alfa YayınlarıKitabı okudu
İnsanın öyküsü İlgi, nehri geçtiği zaman kıyıda birikmiş çamurları gördü. Düşünceli bir halde eğildi ve çamurla oynamaya başladı. Sonunda elindeki çamura bir şekil vermeyi başardı. Daha sonra kendi eliyle şekillendirdiği bu varlık üzerinde düşüncelere daldı. Tam bu sırada Jüpiteri yanında onu izlerken fark etti. İlgi kendi yaratımı olan bu cansız varlığa ruh vermesi için Jüpitere yalvardı. Onun bu ricasını Jüpiter büyük bir hoşnutlukla yerine getirdi. Ancak meydana gelen bu varlığa ilgi kendi adını vermek isteyince Jüpiter buna itiraz etti ve kendi adının verilmesi için diretti. İlgiyle Jüpiter isim konusunda anlaşmazlığa düşünce tartışmaya başladılar. Onlar bu hararetli tartışma içindeyken Yer tartışmaya katıldı ve mademki benim bedenimden bir parçayla bunu yaptınız öyle ise benim ismim konulsun diye çıkıştı. Giderek büyüyen tartışmayı izleyen Satürn tarafları sakin olmaya davet ederek duruma el koydu ve şu kararı verdi. Sen Jüpiter ölüm gelince verdiğin ruhu alacaksın. Sen Yer bedeni verdiğin için onu tekrar alacaksın. İlgiye gelince ise mademki bu yaratığa önce o şekil verdi, yaşadığı sürece ona sahip olabilir. İsimle ilgili anlaşmazlığa son vermek için bu yaratığa Homo, (insan) ismi verilsin. Çünkü o topraktan yani humustan hasıl oldu. Bu efsane ilgide insanın kendi kaynağına sahip olduğunu ve ilginin yaşadığı sürece insansal varoluşun en önemli parçası olduğunu gösteriyor. Gerçekten insan, ilgi olmadan asla dünyasal bir varlık olamaz, çünkü onun özü ilgidir.
Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
60 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.