İslam'ı Tanıma Metodu
Ali Şeriatiİslam'ı Tanıma Metodu Gönderileri
İslam'ı Tanıma Metodu kitaplarını, İslam'ı Tanıma Metodu sözleri ve alıntılarını, İslam'ı Tanıma Metodu yazarlarını, İslam'ı Tanıma Metodu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Büyük ölümlerin hepside aynı değildir insan yaşadığı gibi ölür en meşhur ölümlerden biri yiğit roma imparatoru vespasiano’ ya aittir o yatağa düşmüş can çekişiyordu subayları yastığının başında durmuşlardı ölümün boğazına kadar çıktığını anlayınca birden yerinden fırlayıp bağırdı “bir imparator ayakta ölmelidir “ sonra subayların kucağında can verdi…
Ruh bir şey ile mücadele ederken aynı zamanda bilinçsiz bir şekilde onun etkisi altına girer.
İslam ve İslam kültürü özel görünümüyle özel bir ruh ve imandır. Tıpkı bir çeşmeden kaynayan bir su gibidir. Orada bir miktar onun havuzundandır. Oraya kadar saftır, kendisine has rengi ve kokusu vardır. Ama değişik nehirlere girmesinden ve kükürtlü ve kireçli olması muhtemel değişik topraklardan geçmesinden itibaren rengi, kokusu ve hatta cinsi değişir. Kaynağı bir kilometrelik mesafede görülen su, kaynaktan çıkan aynı su değildir.
Tarihte her zaman şöyle diyorlardı:"Asra ant olsun ki insan zarardadır. İnanıp iyi işler yapanlar bunun dışındadır." Bu durumda insanın sermayesi nedir? Asır ve zamandır. Üzerinden geçen her gün sanki bir asrı yok eder ve asırdan yer. Tıpkı başını kuyruğuna sokan ve kendisini alttan besleyen bir ahtapot gibi. İnsan hayatı budur. Yaşlanmakla meşguldür.
Bizzat İslam medeniyetinin temsilcisi olan Kur'an, konusuna göre şöyle tasnif edilmiştir: Kur'an ayetlerinin %40'ı hayat ve tabiatla ilgili, %30'u insan ve tarih, %20'si grupsal, sınıfsal ve sosyal meselelerle ilgili, %2'si ahlâki meselelerle ilgili, yalnızca %1'i ibadetle ilgilidir. O zaman hangisi ibadetle ilgilidir? İbadetten başka her şeye benzeyen hac! Sosyal ve uluslararasıdır.
İnsanlar, havadaki kuşlar, denizdeki balıklar ve ovadaki bitkiler gibi duyarsız bir devinim alanında, akışkan bir çevrede, güneşin okşayışıyla yeryüzü genişliğinde yaşamazlar, ancak bir binadaki tuğlalar gibi "kullanılırlar"!
"Hakiki güneş daimidir. Varsın ne zerre kalsın, ne gölge."
"İslam'ın en iyi hükmü nedir? diye sordular. Dedi ki: Tanıdığına ve tanımadığına selam vermen, olabildiğince herkese bir hurmanın yarısını ikram etmek şeklinde de olsa yemek yedirmendir. Eğer yapamazsa tatlı diliyle kendisini cehennem ateşinden korusun. Kendisine yazık etmesin."
El öpmeyi şirk sayan bir Peygamber, sadece iki kişinin elini öpmüştür; bir kadının -Fatıma- ve bir amelenin elini.
sokrat döneminden şimdiye dek,dinden bağımsız ve akla dayalı bir ahlak kurmak için gösterilen bütün çabalar yenilgiyle sonuçlanmıştır.