İstanbul'un 100 Su Yapısı -22

Davut Hut

İstanbul'un 100 Su Yapısı -22 Gönderileri

İstanbul'un 100 Su Yapısı -22 kitaplarını, İstanbul'un 100 Su Yapısı -22 sözleri ve alıntılarını, İstanbul'un 100 Su Yapısı -22 yazarlarını, İstanbul'un 100 Su Yapısı -22 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Binbirdirek ya da diğer adıyla Philoxenus Sarnıcı, İstanbul'daki üstü kapalı sarnıçlar arasında en ünlülerinden biridir. Kendisinden yaklaşık üç kat büyük olan Yerebatan'dan sonra da ikinci en büyük kapalı sarnıçtır. Son yıllara kadar çok az bilinen bu sarnıç, muhtemelen Yerebatan'dan daha da eskidir.
Sayfa 122
Arapça kökenli bir kelime olan ve "taksim yeri" anlamına gelen maksem (veya yanlış bir kullanım ile maksim) bentlerden şehre gelen suları evlere, çeşmelere, hamamlara dağıtmak için lüleli (borulu, musluklu) havuz ve tekneleri olan üstü örtülü su haznesi binasına verilen isimdir.
Sayfa 90
Reklam
İstanbul'un en eski sukemerlerinden biri olan Bozdoğan Kemeri Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde yaklaşık 1500 yıl kentin su ihtiyacını karşılamıştır.
Sayfa 75
İstanbul'un Rumeli yakasının içme ve kullanma suyu ihtiyacı büyük ölçüde Belgrad Ormanı'ndaki tarihi bentlerden karşılanırdı.
Sayfa 47
Hafifü'r-ruh
Namık Kemal ve arkadaşları Londra'ya giderken yanlarında Karakulak suyu götürmüştür. Aynı şekilde, meşhur edebiyatçı Mahir İz'in dedesi Servet Efendi de, Mekke kadısı iken suyu buraya götürürmüş. Ailedeki Karakulak suyuna duyulan sevgi o kadar büyümüş ki, Mahir İz'in babası Abdülhalim Efendi de Midilli kadısı iken, İstanbul'dan bu adaya yine Karakulak suyu getirtirmiş. Babası ve dedesinde durum böyleyken haliyle kendisi de Karakulak suyu müptelası olmuştur. Nitekim, hoşlandığı kişilerden bahsederken "Karakulak suyu kadar hafifü'r-ruh" dermiş. Şöhreti dört bir tarafa yayılan Karakulak suyu, Mekke Emiri Şerif Abdullah Paşa'ya dahi gönderilmiş.
Sayfa 31
II. Abdülhamid günlük olarak Taşdelen suyundan içer ve şifa verici olarak da bu suyu tavsiye ederdi. Tahttan indirildikten sonra Selanik'e sürgüne gönderilirken, Sirkeci İstasyonu'nda trene binmeden evvel bir bardak Taşdelen suyu istemiş, suyu getirene de otuz kuruş bahşiş vermişti.
Sayfa 27