Kadınlara Mahsus
Marilyn FrenchKadınlara Mahsus Gönderileri
Kadınlara Mahsus kitaplarını, Kadınlara Mahsus sözleri ve alıntılarını, Kadınlara Mahsus yazarlarını, Kadınlara Mahsus yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Uyuyan Güzel masallarına inanmam ben. İnansam bile uyuyan Güzel olamayacağımı bilirim. Hangi prens dikenli çalıları yarıp da bana gelecek? kaldı ki o prensler de düzmece prenslerdir.
Sayfa 628Kitabı okudu
"Eşek eşeği ödünç kaşır."
Sayfa 584Kitabı okudu
Her yara bir iz bırakır ve yara yerinde oluşan yeni dokunun duyarlılığı yoktur.
Sayfa 547Kitabı okudu
İnsan bir kere kuşkuya kapılırsa, şu noktada yanlış bir karara varmışım diye düşünmeye başlarsa... Her şey birden yıkılıyor çünkü birden fark ediyorsun ki geçen hafta yaptığın yanlış bir hareket on beş yıl önce verdiğin bir kararın sonucudur ve o zaman her şeyden, her davranıştan kuşkulanmaya başlıyorsun.
Sayfa 521Kitabı okudu
Yapmamız gereken , suçluluğun gerisine gidip neyi neden yaptığımızı araştırmaktır. Çünkü insanın ilk amacı kötülük etmek değildir. Bir başkasının kötülüğünü istiyorsak, bu genellikle kendi istediğimizi elde edemedigimiz içindir. Aslında ne istediğimizi anlayabilirsek, bu isteği duyduğumuz için kendimizi suçlamayı bir yana bırakabilirsek, kendimizi bağışlayabilsek, kötülük yapmayabiliriz.
Sayfa 414Kitabı okudu
Sorun, kadınların erkeklere çok önem vermeleri, diyeceğim o ki erkek bunların her şeysi olmuş. Erkek güzelsin derse güzel olduklarını sanıyorlar, çirkinsin derse çirkin. Kişiliklerini, değerlerini belirlemek, onları kabul edip etmemek hakkını tanıyorlar erkeğe.
Sayfa 307Kitabı okudu
Yalnızlık çeken, insan içinde bulunmanın değil, bir yakının özlemini çekmektedir. Yakın demek de, onu görecek, onun kimliğini, kişiliğini anlayacak bir insan demektir; bu da yeterlice zekası sabrı ve duyarlı olduğunu gösterir.
İnsanın özü konuşmasından sezilir; sırtındaki on yıllık paltodan, bir bakışın parıltısından, bir iç çekmesinden, bir trenin basamaklarını ağır ancak kararlı adımlarla inmesinden....
Kavga ettikleri zaman da, yarım metrelik bir halatın iki ucundan asılan kişiler gibi, hiç biri önemli bir ilerleme sağlamadan çekişiyorlardı.