İki Aşığın Zorluklarla İnanılmaz Mücadelesi / 2002 Yılının En İyi Amerikan Kısa Öyküsü
Kilim Tüccarı
Meg MullinsKilim Tüccarı Gönderileri
Kilim Tüccarı kitaplarını, Kilim Tüccarı sözleri ve alıntılarını, Kilim Tüccarı yazarlarını, Kilim Tüccarı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir gün aşkla karşılaştığında şimdiki gibi hissetmezsen hayal kırıklığına uğrarsın.Çünkü arzu, aşk değildir.Aşk fedakârlıktır.Matematiksel bir şeydir, kimyasal değil.
Sayfa 237Kitabı okudu
...”Uyuşturucu satmakla, saati altı dolarlık bir işte çalışmak arasında seçim yapmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum.Çocuğun ilaçlarını alabilmek için ayakkabı almaktan vazgeçmek nasıl bir şeydir, bilmiyorum.Ama tüm o fedakârlıkların bir ilahiyat sorunu olduğunu biliyorum.Birinin kaderi, diğerinin mücadele ederken verdiği tepkiye göre şekillenir.Bir insan baskı altındayken nasıl davranır?Herhangi bir baskı.Bu ahlaktır, Ushman.Tanrının mıntıkası.”
Sayfa 156Kitabı okudu
Uzun mantolar ve başörtüleri sadece kadının tenini ve saçını kapatmıyor, erkeğin şehvetine de gem vuruyordu.Tamamen yok olmuyordu bu duygu elbette, sadece saklanıyordu.!!!!
Sayfa 40Kitabı okudu
“Senin eşiğinden başka, dünyada sığınacak yer yok; bu kapıdan başka, başımı sokacak yer yok.Düşman kılıcını çekince kalkanımı siper eder kaçarım, gözyaşı ve hıçkırıklarımdan başka, silahım yok!”
Sayfa 24 - Şiraz GazeliKitabı okudu
"Bir insan, var olmaktan vazgeçecek kadar yalnızlaşıp önemsizleşebilir miydi?"
Eğer özgürsen, aptal olma özgürlüğünde vardır.
Yaptıklarımız, kalbimizden geçenleri telafi edemez.
Senin eşiğinden baska,dunyada sığınacak yer yok; bu kapıdan baska,basimi sokacak yer yok.Dusman kılıcını çekince kalkanını siper eder kacarim, gozyasi ve hıckirıklarımdan başka silahım yok.
Sayfa 24
İhanetin meyvesini görene kadar buna inanmayacaktı.
Ama bugün, Farak (eski eşi) sadece hayatın değişebileceğinin kanıtı olarak kalmıştı aklında.
Sayfa 126Kitabı okudu
"Kaç erkekle öpüştün?"
Omzunu silkti. "Çok değil. Belki on."
Sayfa 118Kitabı okudu
Ölüm bir gün herkesi bulacak, farklı yollarla da olsa ama hep aynı sessizliğin içine götürecek bizi. Ülkeden ülkeye gezen bulutlar ya da bir halının hatıralarıyla...
Sayfa 110Kitabı okudu
En çok ,1950'de, John D. Rockefeller tarafından müzeye bağışlanan Polonez halısını beğendi. İlk kez 1878 yılında Paris'te sergilenen bu halıya, Polonya'da yapıldığı düşünülsün diye hanedan arması dokunmuştu, bu yüzden Polonez halısı deniyordu. Sonradan, Şah Abbas için İsfahan'da dokunduğu kanıtlanmıştı galiba ama adı değişmeden, bugüne kadar, Polonez olarak kalmıştı.
Sayfa 108Kitabı okudu