Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kırmızı Fener Sokağı

Mehmet Ünver

Kırmızı Fener Sokağı Sözleri ve Alıntıları

Kırmızı Fener Sokağı sözleri ve alıntılarını, Kırmızı Fener Sokağı kitap alıntılarını, Kırmızı Fener Sokağı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yaşamımın bir kısmı sanki tarih öncesinde, suların sellerin altında kalmış gibi. bir de şimdiki halime bak.
Ömür boyu kendi elleriyle yarattığı bu kaderi çekmek zorunda mıydı? Neden bunları yaşıyordu? İstese bazı şeyleri birazcık olsa değiştiremez miydi?
Reklam
O kadar çok şeyden korktu ki, artık korkacağı bir şey de kalmadı. Korkma duygusunu kaybetti sonunda
Bak Azmi, bazı insanlar vardır akşam eve gelip, sıcak bir çorba içip ardından televizyonu seyrettikten sonra yatıp uyumadan önce de eşiyle birazcık sevişmek fazla fazla yeter onlara. bütün yaşam budur onlar için. bazı insanlarsa bu kadarıyla yetinemezler, biraz daha fazlasını isterler. Örneğin iş çıkışı bara uğrayıp bir duble içki almak, haftada bir eşiyle dışarıda yemeğe çıkmak, eve eş dost davet etmek, senede bir seyahat, karşılıklı bir iki ihanet. İşte bunlar da onları ayakta tutmaya yeter. Ama yeryüzünde benim gibi özel insanlar da vardır ve bu kadarla asla yetinemeyiz. Üstelik bizler bu dünyanın gerçek insanlarıyız. Diğerleri gerçek değildir. Nedenini sorarsan; gerçek olamayacak kadar sıradanlar da ondan. sıradanlık gerçeklikten çok uzaktır. Üstelik dünyanın ihtiyacı olmasaydı bizim gibiler de olmazdı. Bizler bu boktan dünyanın gerçek zevki ve rengiyiz. Fantezileri olmayan birisi bana göre insan bile değildir. Benim gibi zevkleri ve fantezileri olan on milyonlarca, yüz milyonlarca insan var ve biz bu dünyaya gerekliyiz. Geçmişte de vardık, bugün de varız, yarın da olacağız.
Ömrümüz hiç bulamadığımız şeyin peşinden deli gibi koşmakla geçiyor.
Bugüne kadar yaptığı hatalar ve aşırı beklentiler sonucu böylesi boktan bir yaşamı hak ettiğine inanmaya başlamıştı.
Reklam
İnsan bazı zorunluluklar sonucu bir çevreye girdiğinde artık o çevreyi benimsiyor, bir daha kolay kolay bu çemberin dışına çıkamıyordu.
Her şeyin bir bedeli vardı ve o bedel de kendisini hiç korkutmuyordu. İnsan uğruna bunca tehlikeyi göze aldığı, böylesi keyif aldığı bir şeyden neden vazgeçsindi ki?
O zaman vakit varken kurtlarını dökmeli, herkesten ve her şeyden alacağını almalı. İçinde hiçbir ukde kalmamalı. Her zevki, her heyecanı, her aşırılığı, uçukluk kaçıklıkları ve sapıklıkları yaşamalı.
Her geçen gün içi daha fazla daralıyordu. Artık bu hayata dayanamıyordu. Kaçmalıydı bütün bunlardan. Zaten yaşamak dahil her şeyden bıkmıştı. En başından beri tüm bunlar kendi hatası olmasına karşın Daha ne kadar sürdürebilirdi böyle bir hayatı.
Reklam
Yaşanan günün, sürdürülen hayatın kıymetini bilebilmek için muhakkak bir tehlikenin içinde mi olmak gerekiyordu?
Oysa içinde bir şeyler yıllar öncesinden kopup gitmiş, derinliklerinde bir yerlerde çok hassas bir denge bozulmuştu. Artık yaşamında olsun, iç dünyasında olsun hiçbir şeyi yerli yerine oturtamıyordu. Ne kadar çabalasa da olmuyordu. Kendisini, sapı kırıldıktan sonra tutkalla yapıştırılmış bir porselen çaydanlığa benzetiyordu. Böylesi bir çaydanlığa ne kadar güvenilirse ona da o kadar o kadar güvenilirdi ancak. ne zaman aynı yerden tekrar kırılıp yerlerde parçalanacağını kimse bilemezdi. Yardıma ihtiyacı vardı. Her türlü yardımı kabule hazırdı. Bir şeyler arıyordu.
Bu memleket ne zaman kurtulur biliyor musun? Koştura koştura gelip bizlerle yatıp kalkan o herifler sağda solda herhangi birimizi görünce yanlarındakine; "yahu bu şehri şu pis travestilerden temizleyemediler bir türlü" demedikleri zaman kurtulur. Çünkü bu memleketi ikiyüzlülük batırdı.
"O zaman vakit varken kurtların dökmeli, herkesten ve herşeyden alacağını almalı. İçinde bir ukte kalmamalı. Her zevki, her heyecanı, her aşırılığı, uçukluk kaçıklık ve sapıklıkları yaşamalı."
Cezası buydu işte: Hep korkarak yaşamak. Aslında şimdiden başlamıştı yaptıklarının bedelini ödemeye. Belirsizlik, şüphe, korku, hep sürecek olan bir paronaya. İşte en kötü ceza.
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.