Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1800 - 2012

Kısa Türkiye Tarihi

Kemal H. Karpat

En Eski Kısa Türkiye Tarihi Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kısa Türkiye Tarihi sözleri ve alıntılarını, en eski Kısa Türkiye Tarihi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osmanlı ve farklılık
Osmanlı Devleti, daha kuruluşundan itibaren durmadan değişen ve gelişen bir cemiyet olmuştur. Böylece, müesseseleri ve kültürü ile daha 15. Yüzyılda kendine has bir dünya görüşüne sahip bir medeniyetler yaratmıştır. Bu gelişme sürecincr Osmanlı Devleti, canlı bir bünye gibi, eski Türk siyaset ve toplum geleneklerinden, Daha sonra da doğu ve batı medeniyetlerinden harmanlayarak kendine has siyasi ve kültürel bir sistem yaratmış ve Bu sistemin kültür çerçevesi içinde kendine göre bir değişim usulü de bulmuştur. Her medeniyet, başka medeniyet ve kültürlerden aldığı yabancı müesseseleri ve adetleri kısmen kendi değiştirerek, kısmen de tamamlayarak bünyesine uydurur
Birinci yol Avrupa'ya iktisadi ve askeri üstünlüğünü sağlayan teknolojiyi ve onun getirdiği teşkilatı kabullenerek siyasi kültürel ve sosyal değişimlere 2. Derecede önem vermekti kültürel sosyal ve siyasi gelişmelerin belli bir süre içinde kendiliğinden teknolojik değişimlere ayak uydurmaları tabii idi 2. Yol teknoloji ve teknolojinin bağlı olduğu maddi faktörleri bir yana bırakıp Avrupa'nın siyasi teşkilatına düşüncesine ve yaşayışına öncelik vererek bunları modernleşmenin ilk şartı yapmaktı Nitekim Japonya birinci yolu takip ederek 20 30 sene içinde iktisadi ve askeri bakımdan Avrupa seviyesine çıka bilmiştir Mısır'da Mehmed Ali Paşa 1810 dan sonra Japonya'ya benzer bir yolu takip ederek 20 yıl içinde oldukça modern bir ekonominin temelini kurmuş ve modern bir Ordu'ya değiştirmiştir Ne var ki bu gücünü Osmanlı Merkezi idaresine karşı kullandığı için Neticede bu hareketi kısmen Fransa'nın da teşvikiyle İslam dünyasının zararına olmuştur
Reklam
Osmanlı Devleti 18. yüzyılda kendi tarihi ve kültürü çerçevesi içinde bazı askeri modernleşme teşebbüslerinde bulunduktan sonra yüzyılın sonunda Avrupa'ya model alarak siyasi kültürel ve idare değişimleri ön plana almıştır 3. Selim ve onun himayesinde Avrupa kültürünün büyük tesir altında kalan Osmanlı bürokrasisi içinde ıslahatçı olarak tanınan küçük bir grup vermiştir üst yapıyı değiştirmek suretiyle 3. Selim zamanında başlayan bu tip modernleşme 2. mahmud'un padişahlığı süresince de devam etmiştir Avrupa'ya model olarak girişilen ıslahatçılık Böylece en üst kademede bizzat devletin temsilcisi olan Sultan tarafından başlatılmıştır
Osmanlı'da modern ordu
Osmanlı devletinde modern manada bir ordu, yani hizmet süresi belli, teşkilatı ve felsefesi günün koşullarına uygun olan bir askeri teşkilat, ancak 1840'tan sonra kurulmuştur.
Nizam-ı Cedid ve en önemli faydası
Nizam-ı Cedid ihtiyacını doğuran itici sebep; ticarette, tarımda ve sosyal yapıda meydana gelen değişiklikleri hesaba katarak bunların gerektiktirdiği hususları yerine getirecek şekilde akılcı, sistematik ve verimli hareket edebilen bir idare mekanizması geliştirmekti. Nitekim 3. Selim'e sunulan ıslahat layihaları içinde tatarcık Abdullah efendinin layihası, bu yolda önemli ekonomik tavsiyelerde bulunmuştur. Sonunda padişahın birinci derecede benimsediği tavsiye, Ratip Efendinin ileri sürdüğü görüşler olmuştur. Bu görüşler içinde kuvvetli bir ordu kurarak merkezi idareyi güçlendirme ön planda yer alıyordu. Nitekim yeni düzenin belki de tek ve en büyük başarısı 1793ten sonra başlayan Nizam-ı Cedid ordusunu kurmak olmuştur. Geleneğe bağlı Osmanlı ocak teşkilatına dayanılarak kurulan bu ordu, dış görünüşü itibariyle Avrupa ordularına benziyordu. Not=Bu hareketi 3. Selim başlatmıştır
Nizam-ı Cedid askerlerine ve padişaha tepki
Nizam-ı Cedid de Avrupa tipi bir ordu kurmaktansa mevcut Osmanlı ordusunun köklü bir değişime tabi tutularak günün ihtiyaçlarına uygun bir şekilde hazırlanmasını savunan memurlar ve subaylar, vazifelerinden alınıp taşraya gönderilmiş veya önemsiz görevlere verilmişlerdir. Nizam-ı Cedid askerinin Fransız üniformasıyla ve Fransız subayları emrinde talim yapması halk tarafından da iyi karşılanmamış ve orduya yabancı bir ordu gözüyle bakılmıştır. Yeniçerilerle geleneğe bağlı bürokrasi de sayısı 30.000 askere çıkan bu ordudan tedirgin olmuştur. Yeniçeriler ve ajanlar arasındaki bu tedirginlik ve endişe, Müslüman Osmanlı tebaasının kendi devletine ve onu temsil eden padişaha şüpheyle bakmasın sebep olmuştur.
Reklam
Siyasi gelişmeler
Osmanlı devletini 19. Yüzyıl başında yakından ilgilendiren başlıca siyasi ve askeri hadise Fransa'nın mısırı işgali olmuştu. Napolyon'un Mısır'ı işgal etmesinin asıl hedefiyse, İngilterenin Akdenizdeki hakimiyetine son vermek suretiyle, hindistana doğru yayılma siyasetini gerçekleştirmekti. Bu gaye uğruna, daha 18.yüzyılın sonunda Fransa,
Sırp ayaklanması ve sonucu
19. Yüzyılın başlarında patlak veren Sırp ayaklanmasının asıl sebebi, yeniçeri yamaklarının Sırp köylülerin baskı yapmaları ve ellerinden topraklarını almak suretiyle mevki ve menfaatlerini tehlikeye sokmuş olmalarıdır. Osmanlı idaresi kendi iç meseleleri ile vakit kaybederken Sırp çeteleri kara yorgi etrafında Birleşerek Rus ve balkanlardaki hristiyanlardan yardım alarak Osmanlı devletinin hatalarından istifade edip askeri güçlerini daha da kuvvenlendirdikten sonra bir temsilci meclisi kurdular ve bunu sonradan senato haline getirdiler.
224 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.