Kıskanılacak Bir Şey Yok Gönderileri
Kıskanılacak Bir Şey Yok kitaplarını, Kıskanılacak Bir Şey Yok sözleri ve alıntılarını, Kıskanılacak Bir Şey Yok yazarlarını, Kıskanılacak Bir Şey Yok yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Piramidin en ustunde Kim-il Sung ve ailesi yer almaktaydi. Piramit tepeden asagi dogru uc ana sinifta -cekirdek sinif, aradakiler ve dusmanlar- toplanmak uzere elli bir alt kategoriden olusmaktadir. Dusman sinifta "kiaseng"ler,(Japon geysalar gibi yuksek ucret odeyen musterilerine daha fazla hizmet sunan kadinlar) falcilar ve "mudang"lar,(hanedan zamanlarinda da alt siniflarda yer alan samanlar) yer alir.
Zengin ciftcilerin, tuccarlarin, sanayicilerin, arazi sahiplerinin veya ozel mulklerine tamamen el konulmus ailelerin uyeleri; Guney'den kacan siginmacilar... Budistler, Katolikler, gorevden alinmis kamu calisanlari, Kore Savasi'nda Guney Kore'ye yardim etmis olanlar. En altta olan kisiler siyasi suclularin cezalandirilmasi amaciyla kullanilan Sovyet calisma kamplarinin model alindigi isci kamplarina surgun edilmis olanlardi. Alt siniflarda yer alan Kuzey Korelilerin, ulkenin vitrini olarak kullanilan Pyongyang'da veya topragin daha verimli havanin ise iliman oldugu guneydeki hos kirsallarda yasamasi yasaklanmisti.
Alt siniflarda yer alan bir Kuzey Korelinin statusunu yukseltmesi neredeyse imkansizdi. Sinif sistemi icindeki tek hareketlilik piramidin tabanina dogru gerceklesirdi. Hukumdarligi elinde tutan ailenin yakinlari ve parti kadrolari icin ayrilmis olan cekirdek sinifta olsaniz dahi kotu davranislardan dolayi sinifinin dusurulebilirdi. Ancak dusman sinifina bir kez girdiniz mi bir daha cikisiniz olamazdi. Aile statusu kalitsaldir. Babanin gunahlari evlatlara ve torunlara gecer.
Sayfa 48Kitabı okudu
Kore savasi
15 Agustos 1945 gunu, Imparator Hirohito, Japonya'nin teslim oldugunu radyodan duyurdu. Isgal sona ermisti. Japon imparator, bildirisini radyo uzerinden dunyaya okurken Washington, DC'de iki genc ordu subayi bir hisimla dunya haritasinin basina gecip Kore meselesi hakkinda ne yapilmasi gerektigine kafa yordular. Washington'daki hic
Sayfa 40Kitabı okudu
Bacaklari tam olarak gelismemisti, kafasi ise bedenine gore fazla buyuktu; buyume caginda yiyecekten mahrum olan kisilerde gorulen tipik bir vucut yapisidir bu. Besin alimi engellenen beden, uzuvlari geri plana atarak butun kaynaklarini basa ve govdeye yonlendirir. Aclik literaturunde buna "buyumenin engellenmesi" denir. 2003 yilinda, Dunya Gida Programi ve UNICEF tarafindan gerceklestirilmis bir calismada, Kuzey Koreli cocuklarin %42'sinin bu sekilde kalici hasar aldigi kaydedilmistir.
Sayfa 351Kitabı okudu
Kitlik zamaninda insanlar yalnizca acliktan olmez. Genellikle baska hastaliklara yakalanirlar ilk once. Kronik kotu beslenme, vucudun enfeksiyonlara karsi savasma yetisini sekteye ugratir ve ac insan tuberkuloz ve tifo riskine daha acik bir hale gelir. Acliktan olmek uzere olan vucut antibiyotigi sindiremeyecek kadar zayiftir ve normal sartlar altinda tedavi edilebilen hastaliklar aniden olumcul bir hale gelir. Vucut kimyasindaki siddetli dalgalanmalar felc ve kalp krizlerini tetikleyebilir. Insanlar, vucutlarinin sindiremedigi alternatif gidalarla beslenemediginden olurler. Asiri aclik, artan cocuk olum orani veya azalan ortalama yasam suresinin tatsiz iststistigi arkasinda gizlenen sinsi bir katildir. Arkasinda yalnizca, "asiri olum orani"nin dolayli delillerini birakir; belli bir donem icinde normal olumlerden daha fazla olumlerin yasandigini gosteren istatistikler.
Sayfa 192Kitabı okudu
Bir olumun trajedi, bin olumun ise istatistiksel olmasi aksiyomatiktir. Mi-ran icin de gecerliydi bu durum. Farkina varmadigi sey, kayitsizligin, sonradan edindigi hayatta kalma mucadelesi olmasiydi. 1990'lardan sag cikmak icin insanin yemegini paylasma durtusunu tamamen bastirmasi gerekiyordu. Kafayi yememek icinse deger vermekten vazgecmek elzemdi. Zaman icinde Mi-ran, bir cesedin yanindan cok da kafasina takmadan yuruyup gecmeyi ogrendi sokaklarda. Olumun esigindeki bes yasindaki bir cocugun yanindan yardim etme zorunlulugunu hissetmeden gecebiliyordu. Eger yemegini en sevdigi ogrencisiyle paylasmadiysa yabancinin birine kesinlikle yardim etmeyecekti.
Sayfa 182Kitabı okudu
Sirasi gelmisken Kuzey Kore'de cinsellikten bahsedecek olursak: Ulkede hala flortlesme kulturu yok. Evliliklerin cogu ya aile bireyleri ya da parti sekreterleri veya patronlari tarafindan ayarlanmakta. Ciftlerin baskalarinin yaninda sevgilerini aleniyete dokmesi hos karsilanmaz; topluluk icinde el ele tutusmak dahi risklidir. Kuzey Kore'den kacan siginmacilar, evlilik oncesi seks ve bekar bir ogrencinin hamile kalmasi gibi durumlarin ulkede kesinlikle yasanmadigi konusunda israrcilar. Seyahat izniniz olmadan herhangi bir otele girip oda isteyemezdiniz ve hicbir otel sartlar ne olursa olsun evli olmayan bir cifte oda vermezdi.
Sayfa 117Kitabı okudu
Gerekirse sogan ekmek yemisler
Acliga dayanmak insanlarin vatanperverlik gorevlerinden biri haline geldi. Pyongyang'da, "Gunde Iki Ogun Yiyelim" sloganinin cigirtkanligini yapan bilboardlar belirmeye basladi. Kuzey Kore televizyonlarinda, fazla pirinc yemekten midesi patladigi iddia edilen bir adama dair belgeseller yayimlaniyordu.
Sayfa 103Kitabı okudu
Spikerler, Pentekostal vaizler misali, Kim İl-Sung ve Kim Cong-İl'den soluksuzca bahsederlerdi. Kuzey Kore gazetelerinde, doğaüstü olaylara dair masallar yazılırdı. Denizciler, batmakta olan gemilerine sıkı sıkıya sarılıp Kim İl Sung'a methiyeler düzerek şarkı söylemeye başladıklarında fırtınalı suların durulduğuna dair hikayeler yazılmıştı mesela. Kim Cong-il askerden arındırılmış bölgeye gittiğinde etrafa çöken gizem dolu sis onu gizlemiş, Güney Kore suikastçılarından korumuş. Ağaçların çiçek açmasını, karların erimesini sağlayan Kim Cong-il'miş. Kim İl-sung Tanrı, Kim Cong-il de Tanrı'nın oğluymuş. İsa'nın doğumunda olduğu gibi Kim Cong-il'in doğumu da gökyüzünde parlak yıldızlar ve o güzelim ikili gökkuşağının belirmesiyle müjdelenmiş. "Dünyaya hükmedecek olan komutan"ın şarkısını söylemek için cennetten bir kırlangıç inmiş yeryüzüne.
Sayfa 73Kitabı okudu
İnsanın, hemşerisini ispiyonlaması milli meşgalelerden biridir Kuzey Kore'de. Mrs. Song'u rozetini takmadığı için durduran Sosyalist Gençlik Derneği'nin genç zorbalarıyla doluydu memleket. Bu kişiler aynı zamanda, insanların, kot pantolon ya da kapitalizme müsamaha gösterdiği gerekçesiyle üzerinde yasaklı Latin harfleriyle yazılmış yazıları bulunan tişörtleri giyerek kıyafet zorunluluğunu çiğneyip çiğnemediklerini ya da saçlarını çok uzatıp uzatmadıklarını da kontrol ediyordu. Parti, erkeklerin, kafanın üst bölümünde bulunan saçlarını beş santimetreden daha fazla uzatamayacağına dair sürekli bildiriler yayınlardı; gerçi kelleşmeye başlayan erkeklere bir istisna tanınarak yedi santimetreye kadar uzatma izni veriliyordu. Eğer yapılan ihlal ciddi ise fail, Kamu Standartları Polisi tarafından tutuklanabilirdi.
Sayfa 82Kitabı okudu