Kumdan Betona
Rıfat IlgazKumdan Betona Sözleri ve Alıntıları
Kumdan Betona sözleri ve alıntılarını, Kumdan Betona kitap alıntılarını, Kumdan Betona en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Babamdan çok anamın işine yarardı bu gaz ... Büyütmüş, buralara göndermişti beni. Bir hayrım dokunmasın mıydı onlara."
Sayfa 42Kitabı okudu
Önüme çıkan fırsatlardan yararlanıp açıklarımı kapatıp eksiksiz bir insan olmalıydım.
Sayfa 74Kitabı okudu
Diplomalar almak yetmiyordu, olgun bir insan olmak için. Sergilere, oyunlara, yararlı filmlere, sirklere, operalara, balelere, konserlere de gitmeliydim. Yaşam, yalnız ekmek parası kazanmak için bir savaşıma girmek, bu savaşımı başarmak değildi.
Sayfa 72Kitabı okudu
Yaşam, yalnız ekmek parası kazanmak için bir savaşıma girmek, bu savaşımı başarmak değildi.
Sayfa 72 - Çınar Yayınları, 5. Basım (1993)Kitabı okudu
Aldığım diplomalarla yetinmemeli, okumalı, daha çoook okumalıydım.
Sayfa 74 - Çınar Yayınları, 5. Basım (1993)Kitabı okudu
Demiri, demirle dövdüler. Biri sıcak, biri soğuktu. İnsanı insanla kırdılar. Biri aç, biri toktu.
Sayfa 17 - Çınar Yayınları, 5. Basım (1993)Kitabı okudu
"Demiri, demirle dövdüler. Biri sıcak, biri soğuktu. İnsanı insanla kırdılar. Biri aç, biri toktu."
Sayfa 17Kitabı okudu
Sırtlarında dağdan odun getirip satan elli yıl önceki kadınları unutmamıştım. Gidip geldikleri dağ yollarında katırların bile yürüyemediğini duyardım çocukluğumda. Bu yollardan saatlerce tırmanıp arkalarında getirdikleri odunları çarşıda pazarda satarlar, parasıyla gaz, tuz alırlardı. Hemen bütün babalar, kardeşler cephedeydi o yıllarda. Onlara yardım edecek beş on yaşındaki küçüklerden başka kimse yoktu. Bu yüzden onları okula göndermek istemezler, sığır güttürürler, kazma kazdırırlar, daha olmazsa ev bekletirlerdi. Köylerde okul olsa bile okuyan çıkmazdı kolay kolay...
Sayfa 12 - Çınar Yayınları, 5. Basım (1993)Kitabı okudu
Benim yaşımdaki çocuklar bütün gün sokakta türlü oyunlar oynarlar, bisiklete binip dolaşırlardı. Üstüm başım onlarınkine hiç benzemiyordu. Hele konuşmaları ... Okuldaki kitaplar gibi konuşuyorlardı çoğu... Onlarla konuşmaktan çekinirdim. Ne söylersem gülüyorlar, beni küçük düşürmeye çalışıyorlardı. Oysa birçoğunun babası da işçiydi.
Sayfa 44Kitabı okudu
Demiri, demirle dövdüler. Biri sıcak, biri soğuktu.
İnsanı insanla kırdılar. Biri aç, biri toktu.
Sayfa 17Kitabı okudu
Ne güzel şeydi okuyup öğrenmek!
Sayfa 58 - Çınar YayınlarıKitabı okudu
Karadeniz'i bir uçtan bir uca dolaşmalı, ekmek paramı çıkarmalı, iş sahibi olmalıydım.
Sayfa 19 - Çınar YayınlarıKitabı okudu
Yaşamın aşılacak, başarılacak sınavları vardı.
Sayfa 66 - Çınar YayınlarıKitabı okudu
Ben Cide'nin içine kadar uzanan yolu göze alırdım okul olsaydı, diyorum. Hem de bir gün geç kalmamasıya... Ama ne yazık ki ne lise vardı, ne de ortaokul, o zamanlar...
Okulları bitirsem, sınıfları geçsem bile bir eksik yanım kalmıştı. Biliyordum, çalışkan bir işçi olmak, titiz, dikkatli bir öğrenci olup diplomalar almak yermiyordu, olgun bir insan olmak için. Sergilere, oyunlara, yararlı filmlere, sirklere, operalara, balelere, konserlere de gitmeliydim. Yaşam, yalnız ekmek parası kazanmak için bir savaşıma girmek, bu savaşımı başarmak değildi. Ne yazık ki, bütün güzel şeylerden kendimi yoksun bırakmıştım, ekmek parası kazananların arasında başım dik yaşayabilmek için. Bu da çok önemliydi, ama yetmiyordu.
Sayfa 56 - Çınar YayınlarıKitabı okudu