neden acaba Kur’an’da, Tanrı’nın, dilediği gibi insanların gönüllerini açıp Müslüman yaptığı, dar ve sıkıntılı kılıp “kafir” ya da “müşrik”
(“putperest”) kıldığı yazılmıştır? Bunun nedenini, biraz önce değindiğimiz gibi, Muhammed’in yaşam”siyasetine egemen olan gereksinimlerde aramak gerekir. Şu bakımdan ki, Muhammed, kişileri -özellikle önemli ve etkili kimseleri, örneğin, kendi amcası Ebu Talib’i- Müslüman yapmaya çalışıp da yapamayınca, kendisini, çevresindekilere ve taraftarlarına karşı güç durumda hissederdi. Bir yandan “peygamber” olduğunu söylerken, diğer yandan, kendisine en yakın olan kişileri de Müslüman yapabilecek kudretten yoksun görünmenin, kendi prestij ve otoritesi bakımından yıkıcı olduğunu bilirdi. Özellikle Mekke döneminde, yani daha henüz güçlenmediği ve insanları zorla, kılıçla İslama sokma olasılığından yoksun olduğu dönemde, bu tür bir başarısızlık, onun peygamberlik iddiaları bakımından pek tehlikeli sonuçlar yaratabilirdi. Nitekim, bunun ilginç örneklerinden biri, kendisine babalık etmiş olan amcası Ebu Talib’i Müslüman yapamamasıyla ilgili olaydır. Biraz yukarıda belirttiğimiz gibi, Ebu Talib, Kureyşlilerin çok saydığı ve sevdiği bir kişi olduğu için, Muhammed şunu hesaplamıştı ki, eğer Ebu Talib’i Müslüman yapacak olursa, onun sayesinde Kureyşli puta taparlardan pek çoğunu İslama kolaylıkla sokabilecektir. Ancak, Ebu Talib, kendi atalarının dininden, yani puta taparlıktan ayrılmak istememiştir.