Her nesnenin, her şeyin bir canı vardı: duvarların, perdelerin, kapkacağın, sözlerin...
Bazen bir şeye bakmak bahaneydi bize, görmek kalplerimize yenilik getirir, gördüğümüzü değil, düşündüğümüzü var ederdik.
Nasıl derler, acımasız insanların ezdiği her masum fikir, bir aşk gecesi gibidir, gece uçup gider ama fikirler kalır. Bugün bile, eski güzel fikirler bir barınak bize. Belki sadece bize değil, her insana.