Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Lacivert Dergi - Sayı 107 (Aralık 2023)

Lacivert Dergi

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Gelinen noktada bütün bunlar gösteriyor ki, Batı medeniyetinin insanlığa hastalık, yıkım ve katliam dışında sunacağı hiçbir şey kalmadı. Maneviyatı ihmal edip yıllardır insanlığa sunduğu maddiyat da artık ölüm kokuyor. Barut kokusu, kimyasal bombalar, nükleer silahlar, biyolojik hastalıklar modern Batının dünya halklarına takdim ettiği son ürünler oldu.
Sayfa 43 - Turan kışlakçı/ Batı medeniyetinin çöküşü
Geçmişte doğa bilimlerinde büyük ilerleme kaydetmesine rağmen enerji ve makine medeniyeti, eğlence ve arzularının peşinde koşan insanlara artık hiçbir şey vadetmiyor. Düşünce dünyasında Allah'a yer vermeyen bu vahşi medeniyet, insanlığa korku, endişe ve karanlıktan başka bir şey sunmuyor. Geçen yüzyıllarda manevi yönü ihmal edip sadece insanın maddi yönüne hitap eden Batı medeniyeti, geçmişte umut, eğlence ve aydınlık müjdeliyordu, fakat 21. yüzyılda artık bunlardan da vazgeçti.
Sayfa 43 - Turan Kışlakçı / Batı medeniyetinin çöküşü
Reklam
Batı'nın artık o büyük devleri yok:
Auguste Comte, Saint Simon, Max Weber, Nietzsche, Spencer, Hegel, Marx, Kant, Freud ve Jung Batı tarihinin tozlu raflarında sıkışıp kaldı. İngiltere'yi Rishi Sunak, ABD'yi Joe Biden, Fransa'yı Emmanuel Macron, Almanya'yı Frank-Walter Steinmeier'in yönettiği bir dünyada elbette Siyonist lider Binyamin Netanyahu gibi bir katil ne hukuk ne siyaset ne felsefe ne sosyoloji ne demokrasi ne de insan haklarını asla takmayacaktır. Batı medeniyetinin bu büyük çöküşü yeni bir müjdeyi bütün insanlığa vermektedir. Hani deniyor ya: "Gazze sadece Müslüman dünyanın değil bütün insanlığın uyanışına sebep oluyor", işte bire bir şu an dünyada buna tanıklık ediyoruz.
Sayfa 44 - Turan Kışlakçı/ Batı medeniyetinin çöküşü
Makul yalanlar ve riskli doğrular
"Susmanın suça iştirak olduğunu bilecek kadar aklım başında" demişti İsmet Özel. Susmanın dilsiz şeytanlığı kadar doğruyu söyleme biçimlerinin de sinsiliği var. Görünürdeki dinamiklerle makul gözükmeyecek, söylemesi inandırıcılık açısından "riskli bir doğruyu mu yoksa dürüstlüğünüze herkesi ikna edecek zararsız ve "makul bir yalanı mı seçerdiniz? Yoksa konuya, ortama ve kişiye bağlı olarak durumu geçiştirir yahut susar mıydınız? Dürüst olmak ve dürüst görünmek kaygısı ikileminde, içimizdeki sahiciliğin cesaretini ölçen bir soru bu. Bazen tüm işaretler bir şeyi gösteriyordur ama doğrusu o değildir ve doğruyu söylemenin inanılmamak gibi riski vardır. Çünkü bazen yalancı görünmekten öyle korkarız ki dürüstlüğü ve yaşamın içindeki sahiciliğe varmayı ıskalarız. "Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim, incinirsin" demişti Özdemir Asaf. Yalan incitmiyor artık. Dünyanın en saçma, en aptal, en şahsiyetsiz yalanı da olsa. Çoğu insan ona fayda sağlayan yalanın en sessiz en sadık müşterisi oluyor. Ve o yalana yeni şık isimler icat ediyor. Dürüstlük, bir cesaret biçimi ve yalan bir korkaklık biçimi. Yalan söylemek, en az bir şeyden korkmak demektir. Ve dürüst davranmak; hiçbir şeyden korkmuyorum demektir. Hakikati örtecek kadar bir şeyden, birinden neden korkar ki insan? Bunlarla beraber sahte, faydalıdır bazen. Bir şeyin sahtesini deneyimledikten sonra, sahicisini daha iyi tanır insan. Sahteyi tanıyalım, sahtenin bütün yüzlerini tanıyalım ki gerçeğin ve hakiki gündemin hakkını verelim.
Zeynep Merdan/ Ah yalan dünya
En etkili uyuşturma aracı: Haz. İnsanları uyutmak istediklerinde de en ilkel güdülerini tahrik ediyorlar. iştah, şehvet, tembellik... Temel içgüdülerle dizayn edilmiş yaşam tarzlarıyla insanları gerçek gündemden uzak tutuyorlar.
Sayfa 24 - Zeynep Merdan/ Ah yalan dünya
Semavi dinler başta olmak üzere bir inanca sahip olmayan kişiler bugün New Age öğretilere, meditasyonlara, yogaya, astroloji ye, tarota inanıyor. Dönüşen inanç biçimleri gibi kitleleri etkileyen iki büyük etki var artik: Haz ve öfke. Yeni Dünya'nın Off/On tuşu bu ikisi. 2000'lerin insanı böyle kontrol ediliyor. Hazla uyuşturup öfkeyle harekete geçiriyorlar. Aklıselim olmanın en önemli olduğu zamanı yaşıyoruz. En hızlı propaganda aracı: Öfke. Kargaşa istediklerinde o en ilkel duyguyu kışkırtıyorlar. Tehdit, nefret, kin.. Karışıklıktan nemalanacaklar sürekli öfke pompalıyor. Böylece kitlelere kolektif anksiyete yaşatıyorlar.
Sayfa 24 - Zeynep Merdan/ Ah yalan dünya
Reklam
ABD’ ye mersiye!
Hala Kızılderilileri yok eden aynı kişilersiniz, Afrikalıları aşağı gören aynı kişilersiniz. Hiroşima ve Nagazaki'de saniyeler içinde yüzbinlerce Japon'u öldüren aynı kişilersiniz. Hâla Vietnam'daki sivillerin yaşadığı köylere Napalm bombaları atan aynı kişilersiniz. Hiçbir şeyiniz değişmedi. Ve bunu en iyi Filistin konusundaki tavrınız gösteriyor. israil'e utanmaz desteğiniz asla değişmediğinizi ve gelişmediğinizi gösteriyor.
Sayfa 39 - Birol Biçer/ Güneş batıdan batar
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.