Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Lizbon Kuşatmasının Tarihi

José Saramago

En Yeni Lizbon Kuşatmasının Tarihi Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Lizbon Kuşatmasının Tarihi sözleri ve alıntılarını, en yeni Lizbon Kuşatmasının Tarihi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ancak , şöyle bir göz gezdirdiğinizde arşivinin bilişim teknolojisinden yoksun olduğu görünüyor, yazık ki maddi olanakları her şeyi karşılamıyor, burada belirtelim ki, bu meslek dünyada en az para getiren mesleklerden biri. Bir gün, Allah büyüktür, her bir kitap düzeltmeni elinin altında bir bilgisayara sahip olacak ve bunu gece gündüz bir göbek bağıyla merkezi veribankasına bağlayacak, böylece o zaman yegâne endişesi, ya da endişemiz, bu yığınla veri arasına, tıpkı bir manastıra giren şeytan gibi, akıl çelici bir hatanın sokuluvermesi olacak.
Dolayısıyla, düzeltmenin yanıldığı, yanılmadıysa kafasının karıştığı, kafası karışmadıysa bir şeyler uydurduğu kanıtlanmış olmaktadır, ama her kim hiç yanılmamış, kafası karışmamış ya da bir şey uydurmamış ise, ilk taşı o atsın. Bilgenin dediği gibi, beşer şaşar, bunun da anlamı, eğer her şeyi kelimesi kelimesine kabul etmemiz yanlış değilse, hiçbir zaman yanılmayan birisi beşerden sayılamaz. Yine de, bu yüce özlü söz hiçbirimizi aksak yargılardan ve çarpık görüşlerden aklamak için evrensel bir mazeret olarak kullanılamaz. Bilgisi olmayan kişi sorma alçakgönüllülüğünü göstermelidir, düzeltmenin de bildiğini sandığı şeye körü körüne inanmayacak kadar akıllı ve basiretli olduğunu varsayarsak, zira en büyük hataların nedeni cehaletten çok budur, her zaman bu basit önleme başvurmalıdır, özellikle de şu anda çalışmakta olduğu evden ya da çalışma odasından ayrılması bile gerekmediğine göre, çünkü konuları aydınlatmak için gerek duyacağı tüm başvuru kitapları burada elinin altında.Bu tıklım tıklım kitap dolu raflardaki binlerce sayfa, uyanan bir merak kıvılcımını ya da kendi açıklamasının peşinde koşan kuşkudan başka hiçbir şey olmayan o dolaysız ışığı beklemekte.
Reklam
Müezzin yataktan kalkıp karanlıkta el yordamıyla giysilerini buldu ve odadan çıkmadan önce giyindi. Cami sessizdi, sanki yerin yarılıp kendisini yutacağı korkusuyla ayaklarını ihtiyatla sürüdüğünden, kararsız adımlarının kemerlerin altında yankılanmasından başka hiçbir ses yoktu. Gündüzün ya da gecenin başka hiçbir saatinde değil, yalnızca müminleri sabah namazına çağırmak için minarenin merdivenlerinden tırmanmaya başlamak üzere olduğu bu erken saatte, görünmeyenin yarattığı bu azabı duyumsardı. İçinden gelen boş bir korkuyla, ya güneş ırmağın üzerine tırmandığında kent sakinleri hâlâ uyuyor olup da gün ışığından gözleri kamaştığı için irkilerek uyandıklarında yüksek sesle zamanında onları namaza çağırmayı ihmal eden müezzin nerede diye bağırırlarsa diye düşünür, bir suçluluk duygusuna kapılırdı, daha merhametli birisi şöyle diyebilirdi, Belki de zavallı adam hastadır, ama bu doğru olmazdı, kaybolmuş olurdu, evet, en karanlık kuyulardan çıkan kötü bir cin tarafından yerkürenin diplerine sürüklenmiş olurdu.
Müezzin gözlerini açmadı. Biraz daha yatmayı sürdürebilirdi, yeryüzünün ufkuna güneş yavaş yavaş yaklaşmaya başlasa da, daha öylesine uzaktaydı ki, kentteki hiçbir horoz gündoğumu kıpırtılarını gözlemek için kafasını kaldırmamıştı. Köpeğin biri havlamasına havlamıştı, ama boşuna, çünkü ötekilerin hepsi uykudaydı, belki de havladıklarını düşlerinde görüyorlardı. Bu bir düş, diye düşünüyorlar ve uyumaya devam ediyorlardı, düpedüz uyarıcı rayihalarla dolu, ama bunlardan hiçbirinin en basitinden kesin bir tehlike ya da korku kokusu olacak kadar yoğunlaşıp onları irkilterek uyandırmayacağı bir dünyanın ortasında.
O zaman, filozof olun dostum, Siz şakacı bir insansınız, efendim, bunun yanı sıra da istihza yeteneğiniz belirgin, ben de ciddi ve derin bir bilim olan tarihe nasıl olup da kendinizi adadığınızı merak ediyorum, Yalnızca gerçek yaşamda müstehziyimdir, Tarih hep gerçek yaşam değilmiş gibi gelmiştir bana, edebiyat, evet, ama ötekilerin hiçbiri, Oysa tarih, daha böyle adlandırılamadığı zamanlarda, gerçek yaşamdı, Bundan emin misiniz , efendim,
Kendi değerli çabalarınızın sonucunda kendi başınıza öğrenim görmüş birisi olarak gösterebilirdiniz kendinizi, bunda utanılacak bir şey yok, geçmişte toplum otodidaktlarla iftihar ederdi, Artık öyle değil, ortaya ilerleme çıktı ve bunların hepsine son verdi, şimdi kendi başına öğrenim görenlere dudak bükülüyor, yalnızca eğlendirici dizeler ve öyküler yazanlar otodidakt olmaya ve bunu sürdürmeye hak kazanıyorlar,
Reklam
İnanmıyor musunuz, efendim, çok uzun bir zaman önce yaşamış olan Hz. Süleyman, daha o zaman bile, güneşin altında yeni hiçbir şeyin olmadığını doğrulamıştı, dolayısıyla eğer o denli uzak bir çağda bunu kabul etmişlerse, biz bugün, ansiklopedide okuduklarımı doğru hatırlıyorsam, otuz yüzyıl sonra ne diyebiliriz ki, Ne tuhaf, bir tarihçi olarak bile, ansızın sorulacak olsa, bunca yıl geçmiş olduğunu hiçbir zaman hatırlayamazdım, İşte zaman böyledir, biz fark etmeksizin geçip gider, günlük yaşamına dalmışken insanın birden aklı başına gelir ve, Aman Tanrım, zaman nasıl da geçiyor, daha bir dakika önce Hz. Süleyman hâlâ yaşıyordu ve şimdi üç yüzyıl geçti, diye haykırır,
Şu atasözünü bilir misiniz, köpeğiniz yoksa, ava kediyle gidin, başka bir deyişle, yazı yazamayan insan resim çizer ya da yapar, sanki bir çocukmuş gibi, Ne demeye çalışıyorsunuz, yani edebiyatın doğmadan önce var olduğunu mu, Evet, efendim, tıpkı insanın yaratılmadan önce, bir anlamda, zaten var olması gibi,
benim naçizane görüşüme göre, efendim, edebiyat olmayan her şey yaşamdır, Tarih de öyledir, sizi gücendirmek istemem ama, özellikle tarih, Resim ve müzik de, Müzik doğduğundan beri buna direndi, bir gidiyor, bir geliyor, sanırım sırf kıskançlıktan, kendisini sözcükten koparmaya çalışıyor, ama hep sonunda boyun eğiyor, Ya resim, Eh, resim boya fırçalarıyla gerçekleştirilen edebiyattan öte bir şey değil, Umarım insanlığın yazı yazmayı öğrenmeden çok önce resim yapmaya başladığını unutmadınız,
yaşama ne denli sıkı sıkıya bağlı olsak da, bir yılan bile sonsuzluk karşısında duraksardı,
512 öğeden 501 ile 510 arasındakiler gösteriliyor.