Modern Tiyatro, bütün modern edebiyat türleri gibi hayatın karmaşık mücadelesini yansıtır, ki bu mücadelenin kökleri insan doğasının ve toplumsal çevresinin derinlerinde yatmaktadır, dolayısıyla evrenseldir. Bu tarz bir edebiyat ve tiyatro anlayışı insanoğlunun daha iyi ve daha ulvi olanı arayışında aynası ve ilham kaynağı olur.
...
Siyasal baskının bütün sınıfları etkilediği ülkelerde en başarılı entelektüel unsurlar, halkla temel bir dava etrafında birleşmiş, halkın öğretmeni, yoldaşı ve sesi olmuşlardır. Ancak Amerika’da siyasal baskı yalnızca aşağı tabakayı etkilemiştir. Aşağı tabakadaki insanlar hapislere atılmış, zulümler görmüş, eza cefa çektirilip sürgüne gönderilmişlerdir. Dolayısıyla, bu ülkenin entelektüellerini, etraflarını saran toplumsal huzursuzluğa uyandırmak ve halklarıyla olan bağlarını fark etmelerini sağlamak için başka bir aracıya ihtiyaç vardır. Bunu yapabilecek güce sahip olan aracı, hayatın her evresini yansıtan ve toplumun her katmanını kucaklayan modern tiyatrodur. Çünkü modern tiyatro, yaşanmakta olan güçlü değişimlerin eşiğinde duran, sisteme dahil olmaya ya da geride kalmaya mecbur bırakılan herkese gerçeği göstermektedir.
...
Emma Goldman'ın bu kitabı, kendi döneminin İskandinav, Alman, Fransız, İngiliz, İrlanda ve Rus tiyatrosuna eğilerek, devrimci nitelik taşıyan önemli oyunları ele aldığı bir kuramsal kitaptır...