Mübarek Toprak, Çin’de geçen bir kurgu. Bir aile hikayesi üzerinden 1900’lü yılların ilk çeyreğinde Çin’de yaşam anlatılıyor. Fakir bir çiftçinin bir köleyle evlenmesi, çocuklarının olması, büyümeleri, topraktan geçinmeleri seyrinde ilerleyen kurguda sınıfsal farklılıklar, cinsiyet rolleri, ataerki, halkın ayaklanması, kıtlık gibi toplumsal olaylar ve kültürel ögeler öne çıkıyor. Kıtlık bölümlerindeki çaresizlik dehşetti. O-lan adlı anne rolündeki kadın karakterin hikayesi üzerine de söylenecek çok şey var. Sesiz, vakur, ailesini çekip çeviren ve her zorluğu yüklenip devam eden kadınlardan. Buck hayatı boyunca kadın hakları, engelli bireylerin hakları için mücadele etmiş. Kurgusunda da bu insanların hikayelerine yer vermiş.
Bucak’ın görsel ve akıcı bir anlatımı var, lafı dolandırmadan duyguyu okura geçiriyor. Bu yönüyle genç okurların da severek okuyacağı bir kitap olduğunu düşünüyorum. Yaşamak ve Günler Aylar Yıllar kitapları aklıma geldi okurken, o kitapları seven okurlar es geçmesin. Kıtlık, insanların açlıkla mücadelesi, yaşanan zorluklar açısından birbirlerini tamamlayan kitaplar.
Pearl S. Buck, Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan ilk Amerikalı kadın yazar. 40 yaşına kadar Çin’de yaşamış. Doğu ile Batı, geleneksellikle çağdaşlık arasındaki farkları irdelemiş ve toplumsal çalkantıların yaşandığı dönemlerde yoksullaşan halkın sıkıntılarını ele almış.1972’de Buck’ın Çin’e dönmesi yasaklanmış. Bu yasağa rağmen ‘ Çin halkının dostu’ olarak görülüyormuş. Kitabın sonunda Buck hakkında detaylı bilgi ve fotoğraflar yer alıyor. Görsele ekledim birkaç örnek.
