Toplumsal sorunlara değinen ,kendini sisteme yedeklememiş , gücün ve iktidarın kuyrukçuluğunu yapmamış, iktidarın resmi görüşüne katılmadığı için ilk fırsatta yakılacaklar arasına konulmuş bir çok yazar gibi Aslı Erdoğan 'ın yolu da hapishaneye düştü.Cezaevleri birer edebiyat fakültesidir demişti Can Dündar. Kimler geçmedi ki bu fakülteden; Nazım Hikmet'ler, Ahmed Arif'ler, Hasan Hüseyin'ler, Mehmed Uzun'lar, Sabahattin Ali'ler, Rıfat Ilgaz'lar, Erdal Öz'ler vs. ya kitapları hapsedildi ya da kendileri. Hepsinin de ortak yönü, gerçeği vaktinde söylemeleriydi. Omurgasızlıktan nasip almayıp, kalemlerini güce peşkeş çekmemiş olmalarıydı. Ben gücümü GERÇEĞİ söylediğimi bilmekten alıyorum, bunun için de hiçbir seyirciye, hakeme ihtiyacım yok .Yüreğimin tanıklığı şu an ciddiye aldığım tek tanıklık diyen Aslı Erdoğan seni canı gönülden kutluyorum
