Neden Her Şey Hala Yok Olup Gitmedi?
Jean BaudrillardNeden Her Şey Hala Yok Olup Gitmedi? Gönderileri
Neden Her Şey Hala Yok Olup Gitmedi? kitaplarını, Neden Her Şey Hala Yok Olup Gitmedi? sözleri ve alıntılarını, Neden Her Şey Hala Yok Olup Gitmedi? yazarlarını, Neden Her Şey Hala Yok Olup Gitmedi? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Başlangıçta söz vardı. Sessizlik ondan sonra ortaya çıktı.
Bir kavram ortaya çıkmaya başladığında temsil ettiği şey ortadan kalkmaya başlamaktadır.
İletişim araçlarıyla sanal teknolojinin ortaya çıktığı ve her yerin değişik tipte ağlarla kaplandığı bir çağda gerçekliğin katledilmesinden yeterince söz edildi...
Artık ortada son denilebilecek bir sey kalmadı...
Baslangiçta Söz vardi. Sessizlik ondan sonra
ortaya çikti.
Özne kendisinden kaçamadıgı nesnenin, gerçeğin, Ötekinin, bir anlamda artık bu hiçbir şeyin karşı çıkamadıgı olayın kurbanıdır.
İşin en tuhaf olan yanı öyle ya da böyle yapmak arasında herhangi bir fark bulunmamasıdır. Yaşama arzusunu olabilecek en uç noktalara taşımak insanlığın yine sanal düzeyde ortadan kaybolmasına yol açmaktadır. Sanki bir yerlerde birileri bizim için böyle bir yazgı belirlemiş ve biz de uzun bir süreliğine bu proğramı yaşama geçirmek zorundaymışız gibi davranıyoruz ki, bu da insani zorla apoptoz olarak adlandırılan hücrelerin kendi kendilerini yok etme sürecini baslatmasını düşünmeye zorluyor.
Artık ortada son denilebilecek bir şey kalmadı...
Günümüzde kendisi ve yaptıklarıyla tek yanlı
ve olumlu bir ilişki kurabilen herkesin anormal olduğu söylenebilir.
Her şey ortadan kaybolmaya mı mahkûm
edilmiştir ya da daha kesin bir ifade kullanmak gerekirse neden her şey hâlâ ortadan kaybolmamıştır?
Hemen her zaman bizim üstünde yer almadığımız, var olmadığımız bir dünya düşlemedik mi? İnsanlardan yoksun, hiçbir insani müdahaleye izin verilmeyen şiirsel bir dünya hayal etmedik mi?
Ortadan kaybolmayi bilmeyen bir şeyin var
olabilmesi mümkün değildir.
Özne kendisinden kaçamadığı nesnenin gerçeğin, ötekinin, bir anlamda artık bu hiçbir şeyin karşı çıkamadığı olayın kurbanıdır.
Asıl maharet ölmeden önce ve ölmek yerine ortadan kaybolmayı başarabilmektir.
Uzun bir süreden beri içinde bulunduğu bu derin koma halinde yoluna devam etmekte..