Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Neşeli Kitap

Ahmet Turan Alkan

Neşeli Kitap Gönderileri

Neşeli Kitap kitaplarını, Neşeli Kitap sözleri ve alıntılarını, Neşeli Kitap yazarlarını, Neşeli Kitap yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dış Minnaklar :) İçme şu mereti Muhlisciğim, elbette bir bildiğimiz var yav; vara yoğa bu meşrubatı içiyorsun, sanki başka içecek yokmuş gibi. Ayran iç, limonata iç, su iç, kızılcık şerbeti iç ama bunu içme. Niçin biliyor musun? Geçen gün internette gördüm. Bunun bir bardağının içine orta boy bir somun-cıvata atıyorsun, kırk gün sonra n'ooluyor?
Sayfa 201 - Kapı
Paşa Torunları :) Efendim, sahte paşa olgusu deyip geçmeyelim; bugün Anadolu'da hangi ağacın dalına dokunsanız, "Efendim, biz aslen paşazâdeyiz, filan seyyidin soyundan geliyoruz; büyük dedem öyle zenginmiş ki, yaylada dolanan sürülerin sütünü yayladan aşağıya topraktan pişmiş künk borularla indirirlermiş!" diye tanîn eyler. Belki de bu yıllardan beri beynimize nakşedilen "Büyük millet, medeniyetler kurmuş toplum" edebiyatının yankısıdır ve halkımız da ister istemez şöyle düşünmektedir: "Madem biz büyük ve tarihte çığır açmış, cihana şan vermiş, çağ açıp çağ kapatmış bir milletin evladıyız; öyleyse niçin benim dedem düpedüz rençber, küçük esnaf veya memur; ben bilmiyorum ama kimbilir sülâlemde henüz bilmediğim nice asil ve zengin kişiler vardır, hattâ olmalıdır!" "Herkes ağa, bey, paşa vesaire ise bu kadar ağaya paşaya kim marabalık etti; kim ufak tefek işleri gördü?" diye sormamalıyız
Sayfa 158 - Kapı
Reklam
Biz Aydınlar :) Evet sayın seyirciler, şimdi de Türkbükü sivil toplum inisiyatifi içinde oluşturulan yeşil bandanalı eski tüfekler topluluğunun sözcüsü, değerli aktivist ve entelektüel Korunç Bey'e uzatıyoruz mikrofonu. -Şimdi valla ne denir bilmem ki, Bodrum çok bozuldu bir kere. Nerede o nezih ortamlar? Biz yıllar önce devrimci arkadaşlarla gelir şuralarda çadır kurardık; o zaman keçiler otlardı burada. Yöre halkı ile çok anlamlı birlikteliklerimiz olurdu. Mis gibi süt, yoğurt getirirlerdi sabahları. Biz onlara III. Enternasyonal'dan filan bahseder bilinçlendirirdik. Yine bir gün böyle bir bilinç yüklemesi yapıyoruz, köylü dostlardan biri kalktı, gidip beş metre uzaktaki çalının dibine çömeliverdi... -Aman!.. -Biz de öyle dedik; ama adamın biz aydınlara verdiği dersi hiç unutamam azizim. -Ne dedi, ne dedi? -Buraya yapmayacağım da nereye yapacağım dedi! -Aşkolsun vallahi, bak tüylerim diken diken oldu. -He vallah benim de öyle.. -Halk bu azizim halk; öyle pratik, öyle insancıl çözümler üretiyor ki, oysa biz aydınlar...
Sayfa 148
Geyik :) Tavlanın kitabını en evvel ben yazdımdı da internete vermeyi unutmuşum; bak bakayım nedir bu? Dubara! Agop, Kirkor, Mişon, Salamon, nâm-ı diğer dört kaldıran! Ne oldu şimdi? Ben söyleyim Abidin evladım, mars oldun. İki mars bir ters beş eder. Yav senin gömleğin ne zaman yırtılmış, bak bak şurası, koltuğunun altındaki yer. Haa, sana
Sayfa 144
Dan Dan Dan :) Atatürk, Hatay meselesini hızlı bir şekilde çözmek istiyor, bunun için Falih Rıfkı ile Halide Edib'i, genellikle Fransız diplomatlarının gittiği lüks bir lokantaya yemeğe davet ediyor. Yemekler yenilip çaylar (!) içildikten sonra Ata, Hatay meselesini açıyor ve yüksek sesle mesele hakkında bağırıp çağırmaya başlıyor. Elbette
Sayfa 125 - Kapı
Büyük Patlama :) Değerli arkadaşlarım, kıymetli bilim adamı dostlarım; hanımefendiler, beyefendiler. İşte şu dakika itibariyle Türklük âlemiyle batı teknolojisi arasındaki ezeli uçurumu kapatmak üzere çağlar üzerinden sıçrayarak şimdiki zamanı yakalamak, hatta elimiz değmişken gelecek zamanda yolculuk yapmak üzere bütün dünyadan gizleyerek
Sayfa 115 - Kapı
Reklam
Bu kadarı da fazla! İngiliz krallarından birisi, vaktiyle bir kasabada konaklamak mecburiyetinde kalıp handan oda kiralamış. Ertesi sabah kahvaltıdan sonra hesap öderken bir yumurtaya iki yüz fiyorin yazıldığını fark edince yüzünü buruşturmuş, -Sizin köyünüzde yumurta bu kadar nadir bir nesne midir ki bunca para istersiniz? Hancı pişkinlikce
Sayfa 102 - Kapı
Berber :) Merhaba berberbaşı! -Vaay abim hoşgeldin sen; epeydir görünmedin ama bak. Saçları kime kestirmişsin bakayım bu arada? Fena da kesmemiş hani, helâl olsun, yakışmış. Nasıl yapalım, biraz etrafı toparlasak, biraz da üstten almamı ister misin? Tamam, madem benim zevkime bıraktın yaparız bir şeyler. Onu diyordum sahi... Bizim ufaklığı
Sayfa 68
32 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.