Hüzün dolu , renksiz yaşamını , tedirgin bir irade ile güçsüzlüğün amansız cengi önünde geçen bir çocuk Netoçka ...Bütün varlığıyla yaşamayı özlediği , herkes gibi pırıl pırıl bir yaşamı muştulamak arzusunu tahayül ederken yaşamayı bütün varlığıyla özleyen , bir omuz arayan , sarılmak ,dokunmak isteyen , yüzüne birisi dikkatle bakacak olsa , içimdekileri anlayacak diye korkan , , küçük yaşında azametli hadiseler yaşayan , yaşamış olan ya da yaşayacak olan bütün çocukların sesi olmuş Netoçkam, küçüğüm ... Kendi kabuğuna çekilmiş , insanlardan uzak yaşıyorduk . Bir manastır sessizliği vardı evin içinde . Bu yüzden her birimiz iç dünyamıza dönmüştük . Odamızda sonu gelmeyecek , dayanılmaz kötü kaderin sindiğini hissediyordum.Bunun için durmadan düşünüyordum. Bulanık , belirsiz binlerce soru vardı kafamın içinde . Yüreğimi sıkıştırıyorlardı .Taki Katya ile karşılana dek . Katyanın yanında sızlamazdı yüreği . Çünkü yüreğini yeniden o çalıştırdı . aklını uyuşukluktan o kurtardı . Ruhuna tatlı bir umudu o doldurdu. Herkesin ruhuna dokunan yüreğini güldüren bir Katya’sının olması dileğiyle Patetik ,keyifle okuduğum , bitmeseydi dediğim ender kitap