Diyorum ki eğer "değerli el yazmaları" konusunu TESS GERRITSEN işleseydi ortaya muhteşem bir eser çıkardı. TESS, bu konuyla çok az da olsa benzerlik taşıyan ATEŞİN ŞARKISI isimli romanında olayların (yani Yahudilerin katliamı sırasında bestelenen şarkının) ardında yatan sebepleri harika bir kurguyla çözmüştü. Her satırı büyük bir heycanla okuyor ve bir sonraki bölüme merakla başlıyorsunuz. Ama ÖLÜMLE RANDEVU'yu bitirene kadar sıkıntıdan patladım. Bu ruh halini OZ'u okurken de yaşamıştım , her ne kadar konu farklı olsa da.
Değerli yazı-eser yüzünden öldürülen profesörün katili araştırılırken geçmişe çok fazla girilmiş. Tarihte katledilen cadılar, ressamlar ve bilim adamlarından tutun Hz.İsa'nın çarmıha gerilişine kadar her şey anlatılmış. Bir sürü karakter, tarih, mekan, ....
Çoğu yer çok gereksiz uzatılmış, alakası olmayan şahısların hayatları dile getirilmiş... Sebep?
Sebep ; oğlancı (gay) bir profesör neden öldürüldü?
Beğenmedim. Beğenmedim.