Sesi bir şeyleri oyuyor, derin bir boşluk açıyor, boşluk yutmaya başlıyor babamı,tüm gayretini, çalışmasını, emeğini. Hiç yaşamamış gibi oluyor babam, koca bir hiç. Sonra bize doğru geliyor boşluk, herkesi yutuyor, kendimi ve orada hazır bulunan herkesi değersiz ve anlamsız kılıyor, hissediyorum, bir uğultu yükseliyor, kendimi dışarıya,caminin avlusuna atıyorum. İçime hiçten bir tohum atıldığını, artık oradan çıkmayacağını anlıyorum.
Sayfa 16 - Everest Yayınları