Arif Nihat Beyciğimden harika bir deneme okudum. Harika diyorum. Denemeler bir defa sarmadı devamı da aynı şekilde gelmiyor ama bu çok güzel başladı ve çlo güzel bir şekilde de devam etti.
Ben harika dediğime bakmayın Arif Nihat Asya bu kitaptaki yazdıkları yüzünden mahkemelik dahi olmuş? Neden mi? 1960 yılından sonra ülkede yaşanan bazı olayları hava değişimleri sağ-sol Kıbrıs Meselesi ülkedeki yönetimde söz sahibi olan insanların liyakatsizliği yetmezmiş gibi bir de milleti sömürmesi bunu da şu şekilde söylüyor Arif Nihat Asya
"Yeme kürküm yeme" ne hoş bir deyim ve diyor ki " bedava verir gözükürler pahalı ödetirler yeme kürküm yeme" kaşığıyla ikram eder sapıyla gözünü çıkarır yeme kürküm yeme (1964)
Bir denemesinde Kıbrıs Nasıl Elden Gider diyor ve Kıbrıs meselesine sessiz kalan hükümet yönetimini tenkit ediyor sonra Silivri işte :)(1964)
Bir diğerinde millî duyguları yüksek olduğu kadar dini değerlerininde ne kadar ulvi olduğunu gösteriyor. Ayasofya denemesi alıyor kaleme ve müze olmasını eleştiriyor diyor ki Atam Fatih görse ne olur şimdi? (1966)
Ve şimdi isterdim ki Atam Fatih görsün. Ve isterdim ki Ârif Nihat Asya da görsün. Çünkü o kutlu mabet özgürlüğüne kavuştu.
En çok hoşuma giden ise Arif Nihat Asya'nın yaptığı Kars Gezisinde "Kars Geceleri" başlığında canımın içi memleketimden övgülerle lezzetlerle yiğitlikle şenlikle bahsediyor olması. Memleketime bayılmış insanını çok sevmiş yetmezmiş gibi yemeklerini de beğenmiş. Ama Kaz dan bahsetmemiş:) ama diyor ki cömert diyor. Allah razı olsun insanımızdan ve memleketimden.