Onuncu Köy
Fakir BaykurtEn Eski Onuncu Köy Gönderileri
En Eski Onuncu Köy kitaplarını, en eski Onuncu Köy sözleri ve alıntılarını, en eski Onuncu Köy yazarlarını, en eski Onuncu Köy yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Evet, nedir seni saran?"
"Yaşamaklar beni saran... Çalışmaklar, dostluklar, arkadaşlıklar... Kazanmak, kaybetmek. Zor bir işi başarmaklar. Yenmekler. Birinde yenilirsen, yılmayıp bir daha saldırmaklar. Sonunda, ne olursa olsun yenmekler. İnsanları biraz hayran bırakmaklar. Biraz faydalı olmaklar. Haksızlığa uğramış birinin hak almasına yardım etmekler. Haksızlık edenin dize geldiğini görmekler. Onu bunu sömürüp haksız lokmalarla semirmişlerin kirli çamaşırını deşmekler. Onların dedikodularını yapmaklar. Komşuda pişenden ummayıp, eller pişirirken sen de pişirmekler. Duranâ'nın kızını okula alıp okutmaklar. Nohut Deresi'ni kurtarmaklar... Beni saran, bir bacağın olmadığı için senin yapamadıkların. Şu yokuştan yukarı koşmaklar. Beş kez, on kez, olduğun yerde zıplamaklar. Yaşadığından duyduğun sevinci kimseden çekinmeden açığa vurmaklar!.."
Sayfa 39Kitabı okudu
Öğretmen
Öğretmen ne demek, ben biliyorum. Öğretmen demek, lamba demek. Öğretmenler Türkiye'nin güneşi. Maarifsiz bir millet payidar olamaz...
Sayfa 105Kitabı okudu
Vanlı uzattı: "Dünyayı düzeltmek sana mı kalmış? El nerede, sen de orada!... Gördüğün eğri, beylerden doğru!..."
Muhtar baktı. Daha bacak kadar çocuk, jandarma! Yüzünde tüy bile çıkmamış! Tüfeğin altında küçülüyor. Ne tez yumuşamış, yiğitliği unutmuş. Ne tez uymuş yaşlıların tozlu yasalarına. Belki anlamını bile bilmediği sözleri, papağan gibi yuvarlayıp duruyor.
Sayfa 167Kitabı okudu
Bilgisiz insanın tepkisi hayvansı oluyor. Hep gizli, karanlık iş çeviriyorlar. İşi tabancaya, bıçağa döküyorlar.
Sayfa 288Kitabı okudu
Dünyada soyu kuruyan av kuşlarından biri gibi... Ufacık... Avcuna alıp okşasan yüreği duracak... Bir son insan... Bir son can...
El ele verecekleri, biribirlerine destek olacakları yerde... Kendileri için çalışan adamı çelmeliyorlar! Savaşları ilkel... Karıyla kızla... Bir odaya kapatıp... Basarak falan... başka bilmiyorlar...
Sayfa 102Kitabı okudu
Köy, iki arada, bir derede... Dünya yuvarlak mı, düz mü?.. Sarı öküzü de sık sık hortlatıyoruz...
Eskiden: "Bahar gelmeyecek mi, bahar gelmeyecek mi?..." Şimdiki çığlığımız: "Uyanacak mıyız, uyanacak mıyız?.." Ağrı'nın başındaki horozu bekliyoruz. Ya devrim? Devrim ne zaman ülkemizde, dünyamızda?..
Sayfa 103Kitabı okudu