Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İki Bin Yıllık Ortadoğu Tarihi

Ortadoğu

Bernard Lewis

Ortadoğu Gönderileri

Ortadoğu kitaplarını, Ortadoğu sözleri ve alıntılarını, Ortadoğu yazarlarını, Ortadoğu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aq vahabileri
Vahabilik, Osmanlı devletinin meşruluğuna karşı gelen tek Arap hareketidir. Necid’deki bir din adamı olan Muhammed ibn Abdülvahab, bu hareketin kurucusudur ve Hz. Muhammed’in gerçek ve saf îslamiyeti’ne geri dönülmesini istemiş, onu çarpıtıp yozlaştıran yanlış ve kör inançlara, kötü uygulamalara ve onlan destekleyip koruyan rejimlere karşı çıkmıştır.
Osmanlı Rumları bir toplum olarak Osmanlı devletinde sahip oldukları güven ve güç makamlarına bir daha hiç sahip olamadılar.
Reklam
İstanbul ve başka şehirlerdeki uygar insanlar, kendilerini Türk olarak adlandırmazlardı. Türk adını Anadolu’nun ilkel köylüleri ve göçerleri için kullanırlardı. Benzer şekilde, Mısır ve Verimli Hilal’deki Arapça konuşan kişiler dillerine Arapça dedikleri halde, Arap adını çöl kıyılarında yaşayan Bedeviler için kullanırlardı. Şehirlerde yaşayan eğitimli insanlar, ancak modem çağlarda ve Avrupa’daki milliyet düşüncelerinin etkisiyle kendilerini bu etnik terimlerle tanımlamaya başlamışlardır.
Hürriyet, müsavat, uhuvvet, adalet.
Meşrutiyet adeta hemen alınması zorunlu olan bir hayat iksiri gibiydi. Osmanlı subaylarından oluşan Jöntürkler adlı bir grup, padişahı 1876 anayasasını tekrar kabul etmeye zorlayarak Osmanlı İmparatorluğu’nda çok daha önemli olacak bir meşruti ve parlamenter hükümet dönemine geçişi sağladı.
1861 yılında, Osmanlı hakimiyetindeki özerk bir hanedan olan Tunus Beyliği tarafından kabul edilen anayasa, bir İslam ülkesine ait ilk anayasadır. Bu anayasa 1864 yılında kaldırılmıştır.
Eskiden dinsiz ve barbar Batılılar’dan nefret etmek üzere eğitilen genç Müslümanlar, artık onları öğretmen olarak kabul etmiş ve onların dillerini öğrenip kitaplarını okumak zorunda kalmışlardı. Genç Türk subay adayları, XVIII. yy sonlarında, istihkam ve topçu okullarındaki dersleri için öğrendikleri Fransızca’yı başka kitapları okumak üzere de kullanmışlardır. Okudukları kitaplarda karşılaştıklan bazı düşüncelerin topçu öğretmenlerinin öğrettikleri her şeyden çok daha patlayıcı olduğunun farkına varmışlardı.
Reklam
6 Ekim 1875 tarihinde ekonomisi çöken Osmanlı devleti anapara ve faizleri ödeyemedi. Avrupalı alacaklıların temsilcileriyle yapılan görüşmelerin ardından 20 Aralık 1881 fermanıyla yabancı alacaklılara karşı sorumlu ve onların yönetiminde olan “Düyunu Umumiye İdaresi” kuruldu. Görevi Osmanlılar’ın kamu borçlarınm ödenmesi için “borcun tamamı ödenene dek” Osmanlı devletinin gelirlerini tahsil etmekti. Düyunu Umumiye İdaresi’nde 1911 yılında 8931 kişi çalışıyordu. Bu sayı, Osmanlı Maliye Nazırlığı’nda çalışanların sayısından çoktu.
1912 yılındaki bir listede, İstanbul’daki kırk özel bankacıdan on ikisi Ermeni, on ikisi Rum, sekizi Musevi ve beşi Levanten ya da Avrupalı idi. Yine başka bir listede, İstanbul’daki otuz dört borsacıdan on sekizi Rum, altısı Musevi, beşi Ermeni idi ve hiç Türk yer almıyordu.
Nasıl Batı pazarına dönüşülür:
Aslında bir Doğu icadı olan şeker, ilk kez Hindistan ve İran’da rafine edilmişti. Kuzey Afrika, Mısır ve Suriye’den Avrupa’ya ithal ediliyordu ve Araplar tarafından İspanya ve Sicilya’ya da götürülmüştü. Burada Batı Hint sömürgeleri de iyi bir fırsat yakalamışlardı. Colbert’in emriyle 1671 yılında Fransızlar Marsilya’da bir rafineri kurdular ve oradan sömürge şekerini Osmanlı împaratorluğu’na ihraç ettiler. Batı Hint kahvesi daha acı olduğu için Türkler şeker kullanmaya başladılar ve tüketim de çok büyük miktarlarda arttı. Mısır şekeri kullanıyorlardı ama Batı Hint şekeri çok daha ucuz olduğu için kısa sürede Ortadoğu pazarını ele geçirdi.
Bir Arap ya da Türk’ün XVI-II. yy sonlarında içtiği bir fincan kahve ve şekeri Avrupa sömürgeleri üretmiş ve ithal etmiş oluyordu. Yerel kaynaklar yalnızca sıcak suyu sağlayabiliyordu.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.