Bu eser Osmanlı'nın büyük bir değişim geçirdiği 19. yüzyılda sufilerin Anadolu topraklarındaki yaşamlarını, devlet adamları ve ilmiye çevreleriyle olan ilişkilerini incelemekteir.
Bugüne kadar lokal olarak yapılan çalışmalarda çeşitli tarikat kollarına ait bilgiler yayımlanmıştır. Ancak Anadolu genelinde, hangi bölgelerde daha çok hangi tarikatların yaygınlaştığı, tarikatların kaçar tekke kurduğu, bu tekkelerin sosyal veya kültürel etkinliklerinin ölçüsü hep merak edilegelmiştir.
Yine Vak'a-yi Hayriye, yeni orduların kuruluşu, Tanzimat veya Islahat Fermanı gibi büyük sosyal etkileri olan modernleşme dönemi olaylarına mutasavvıfların bakışı araştırma konusu olmuş, 1826'da yasaklanan Bektaşilik'in yasaklanma gerekçeleri de çokça sorgulanmıştır.
Ancak genel olarak on iki tarikata ait Rumeli topraklarında 400, İstanbul ve Anadolu'da 650 civarında tekke ile 1800 civarında şeyhin hayatı, eserleri, etkileri söz konusu edildiğinde daha çok araştırmaya ihtiyaç olduğu da gerçektir.
İşte bu kitapta çoğunlukla menfi olarak değerlendirilip İslam dünyasını gerileten unsurlardan sayılan tekke kurumu, ideolojik ve önyargıdan uzak olarak akademik seviyede ele alınmakta, birçok mutasavvıfın hayatı ve eserleri tanıtılmaya çalışılmakta, devlet erki ve erkanıyla ilişkilerine değinilmektedir. Eser, sosyal ve kültürel tarihimize ilgi duyanlar için görmezden gelinemeyecek bir kaynak niteliğinde...
