Panayır - Sur Gönderileri
Panayır - Sur kitaplarını, Panayır - Sur sözleri ve alıntılarını, Panayır - Sur yazarlarını, Panayır - Sur yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
'Issız'ın tanımını dinlemek istemedi. 'Issız' kendisiydi çünkü. Her gün caddeyi binlerce dolduran kendisi. Çünkü beni duymuyordu. Görmüyordu beni çünkü.
Evrensel Basım Yayın 1. BasımKitabı okudu
Kapılarına kadar tıka basa doluşuyorduk otobüslere.
Yağlı iplerin öncülüğünde sabahın alacasından koparılıp iyice karanlık mahzenlerin paslı zincirlerine sardırılan o eski vahşi öldürümlerle teke tek savaşlar artık uygarca, kan dökmeden, parmaklarımızdan birinin parıltılı bir düğmeye kısaca dokunmasıyla toptan yapılırken yeni gelen otobüslerin kapıları da elbette eş nitelikte bir düğmeyle açılacaktı.
Evrensel Basım Yayın 1. BasımKitabı okudu
Üstelik insanlar, yalnız silahsız oldukları zaman iyidirler. Kafaları saplantısız işler. Her söyleneni saf bir akıl ve mert bir yürekle çözmekte üstlerine yoktur. Ama silahlı oldular mı iş değişir. Kafaları saplantısız işlemez olur. Senin bütün söylediklerine karşılık, kör bir inatla ve uslarını bir kenara bırakarak yalnız silahlarını saplarından sıkı sıkı kavrayıp, bir onları konuştururlar.
Evrensel Basım Yayın 1. BasımKitabı okudu
Sahte barış çığırtkanlarına ithaf olsun.
Kırık bir aynası vardı. Ama donuk. Karanlıkça. Boyasız yüzleri göstermiyordu.
Sayfa 30 - Evrensel Basım Yayın 1. BasımKitabı okudu
EĞRELTİLERİ ISLAK GÖSTEREN KAN'DIR
Ama bitmemiş bir şarkıdır bu
Yüzyıllardır kaldırımlarında sokakların
bitmeyecek
yarım söylenecek
tellim kenar mahallelerde
şarkımız yarım
yarım şarkılarda tellim
ıslak eğrelti otları
ıslak eğrelti otları üstüne çömelmiş
birimiz
-Vah!-
herhangi birimiz
herhangi birimiz BEN
herhangi birimiz SEN
herhangi birimiz O
herhangi birimiz herhangi bir KARPUZCU...
Evrensel Basım Yayın 1. BasımKitabı okudu
Panayır-Sur
Yangın,gece yarısı,o hem dişi hem de erkek olan iki yüzlü dev,
çırılçıplak soyunup,zengin,yoksul bütün evlerin eş kılıktaki yataklarını,bir
bir,ama aynı anda dolaştıktan sonra,yorgun gövdesinin sızılı
etini dimlendirmek üzere kendinden geçer geçmez-çöker
çökmez yataklara sarmış mahalleyi.
Sayfa 199 - ebyKitabı okudu
Panayır ve Sur
Tiyatro oyununda ;hortumla yangın söndürme nasıl yapılırdı.
Sayfa 186 - ebyKitabı okudu
Panayır-Sur
Tapınaklarda,dağın alılmaz olduğu,geçit vermediği söylenir.
Bu inancın karanlığı içinde,yüz-
yıllar .devrilir gider.Sonunda biri,
Yalçın kayalığa tırmanmayı göze alır.Yol çıkınını eline alıp dağa gider,bir daha da geri dönmez. gidenlerin,dağda olup
bitenleri kimse bilmez,bilemez,
Dağın eteğindekiler, böylece,yıl
lar yılı,teker teker dağa taşınıp
dururlar.Tek kişi kalmayıncaya kadar.
Sayfa 176 - ebyKitabı okudu
Panayır-Sur
Tanrı,sevinçle sıçradı yerinde.Uçurum bütün güzelliğlyle yeniden açıldı.Derin bir boşlukta uçurum.Şişli,uçsuz
bir denizde süslemişti dibini. Bu masmavi,uçsuz su,tanrının gözlerini kamaştırdı.Şimdiye dek su adına görüp bildiği gürültülü çağlayanları,sessiz,da
tavuk dereleri,küçük birikintilerden başka bir şey olmayan gölleri düşünerek irkildi Tanrı.Sonra sevinçle bir daha sıçradı uçurumun başında,Uçurumun sisli mavilikler ortasındaki yeşil tepelerini,serin ağaçlarını gösterdi.
Sayfa 154 - ebyKitabı okudu