Yüzden fazla gölge kuklası vardı ve hepsi için değişik seslerle konuşuyordu. Aynı zamanda ksilofona benzeyen, kilise çanlarını andıran sesler çıkaran gamalong isimli bir alet çalıyordu. Tek başına kuklaları oynatırken bir taraftan da bu aleti çalıyordu!
...
Birçoğu başarılı müzisyen ve dil uzmanıdır. Seninki de bunlardan biriydi öyle değil mi? Tüm dilleri ve sesleri ayrı ayrı hatırlayabilmeyi bir düşün. Konsantrasyon güçleri muazzamdır. Beden kadar zihin ve ruhun da disiplinini gerektirir.
Bu kadar uzun süreli gösteri yapmak için sonsuz iç kaynaklarını kullanmayı bilmeleri gerekir. Bedenlerinin etrafındaki kaynaklardan enerji almayı ve bunları belirli amaçlar için ayarlamayı öğrenmişler. Yoga ve meditasyon sanatı üzerine eğitim almışlardır. Bana iyi bir dalangın, canlandırdığı kuklayla özdeşleştiği söylenmişti. Ruhu kuklalarla birleşir ve artık ne onların karakterlerini ne de rollerini unuturlar.
Ekvator'daki birçok yanardağ aktif haldedir. Hepsi büyüleyicidir. Bu muhteşem zirvelerden herhangi birisinin gölgesinde doğanlar, onun yükse len varlığında teselli bulurlar. Çocukluklarından itibaren bu dağ onlara annelerinin yüzleri kadar tanıdık görünür. Onların koruyucusu ve hayatlarının bir parçası olur. Güneş doğduğunda onu görürler ve uyuduklarında kendilerini seyrettiğini bilirler. Evlerinden ne kadar uzakta olurlarsa olsunlar çıplak ayakları ile onun yamaçlarına bakarak evlerinin yolunu bulurlar.
Dağlar sonsuzluğa köprü idi. İnsana iç kuvvet, güvence ve mutluluk veriyordu. Zamanın kendisinden de yaşlı idiler. Her zaman vardılar ve yeryüzündeki son insan da yok olana kadar var olacaklardı.
Julio'nun huzur bulmak ve enerji depolamak için gittiği birkaç özel yeri vardı.
....
Julio bu tip yerlerin meditasyon sırasında tabiatın gücünü çekmede insana yardımcı olduğunu söyledi.
Ağaçlarda, çiçeklerde ve çalılıklarda da enerji olur. Yakınlarına otur ve auralarının seninkiyle birleşmesine izin ver. Nefes alırken, içine giren enerjiyi hisset. Onu kullanırken korkma. Tabiatta enerji boldur. Onu tüketmezsin. Bunu sadece onları keserek, yakarak veya parçalayarak yapabilirsin. Ağaçları kağıt yaparak, bahçeleri asfaltlayarak, çalılıkları yakarak onların enerjilerini aldılar. Buna karşın onların enerjisini çekmekle, onu ruhunun bir parçası yaparsın ve bütüne eklersin.
"Mısırlılar ve Persler buğdayı biçmek için mekanik aletler keşfedebilirlerdi. Mayalar ileri matematikleriyle işçilerin yerine bir çok alet yapmaya muktedir olmalıydılar. Savaşçı İnkaların sapan, topuz, çelik çomaktan daha iyi silah yapamadıklarına inanmalı mıyız?"
"Ne demeye getiriyorsun, Julio?"
"Onlar bunları yapmamayı seçmişlerdi. Gördüğün gibi hepsinin ortak tarafları var. Hepsi dünyaya saygı duyuyor, tabiata tapıyorlardı. İşte bizden farklılıkları bu. Dünyayı yok etmek için planlar yapacaklarına, bütün enerjilerini onunla uyum içinde yaşamaya sarf etmişler. Onlarınki ruhsal bir uyumlanma idi. Elektrik jeneratörü veya atom bombası gibi tahrip edici şeyler yapmayı hiç düşünmemişlerdi."
...
Amerikan ve Avrupalı bazı traktör şirketlerinin, Endonezyalı çiftçileri, su sığırlarını küçük dizel makinalarla değiştirmek için ikna etmeye çalıştıklarına dair bazı yazılar okudum. Fakat çiftçiler bunu kabul etmemişler. Quechuaları kooperatif kurmaya, dağlardaki nefis arazileri ekmek için makine kiralamaya ikna etme girişimleri hep başarısız olmuş. Quechualar ailecek elleri ile çalışmayı tercih etmişler. İnka dönemindeki atalarının yaptığı gibi yamaçlarda küçük teraslar yapmışlar. Javalılar, Quechualar ve birçok diğerleri için tabiat her şey demek. Mısırlıların,Yunanların ve Perslerin düşündüğü gibi düşünüyorlar; toprak, su ve hava yoksa hiçbir şey yok demektir. Onları korumalıyız. İnsan bunlarsız yaşayabilirse de hayatın anlamı olmayacaktır.
Değişik alanlarda birçok kimsenin ayak izlerinden yürüyordum. Psikoyolculuk yapanların listesinde çok meşhur kişiler de var: Einstein, Burbank, Marconi ve Edison gibi bilim adamarı; Bach, Beethoven, Schumann ve Mozart gibi müzisyenler; Keats, Shelly ve Joyce gibi yazarlar; ve hatta Roosevelt, Gandhi ve Kennedy gibi politikacılar. Winston Churchill'in yaşamında iç rehberine duyduğu güven ile ilgili çok çarpıcı örnekler vardır. 1941'de iç rehberinin onu Londra'da, bir Alman bombasının birkaç saniye sonra patladığı bir noktadan uzaklaştırdığı belgelenmiş bir olaydır.