Bir Ursula hayranı olarak birbirinden bağımsız olarak da okunabilen Hainli Döngüsü kitaplarından okumaya devam ediyorum.
Serinin ilk kitabı olarak da işaretlenmiş bu kitap sevgili Ursula'nın ilk yazdığı kitaplardan da birisi olma özelliğini taşıyor. Bu noktada kaleminin zamanla ne kadar geliştiğini görmek beni bir kez daha etkiledi diyebilirim. Yine de Rocannon'un Dünyası o muhteşem giriş bölümü üzerine inşa edilmiş basit bir macera, sıradan bir yolculuk ve heyecanaız bir hikâyeden öteye gidemedi.
Keşke giriş bölümündeki kolye hikâyesi tadında bölümler okusaydık ya da İç Deniz Balıkçısı kitabındaki kalitede öyküler. Bunlar yerine güzel bir giriş olsa da insanoğlunun değer vermediği ama aslında çok önemli olan ırksal yeteneklerin adaptasyonu üzerine kurulu olan, yine de zayıf bir hikâyeden ileriye gidemeyen kısa bir roman olup çıkmış.
Tema güzel, giriş güzel, fikir güzel ama işleniş çok sıradan, anlatım ve hikâye sıkıcı ve yazardan kaynaklı beklentisi yüksek olan biz okurlar için ortalamanın üzerine çıkamayan bir kitap diyebiliriz.