Roman ve Hayat

M. Fatih Andı

Öne Çıkan Roman ve Hayat Gönderileri

Öne Çıkan Roman ve Hayat kitaplarını, öne çıkan Roman ve Hayat sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Roman ve Hayat yazarlarını, öne çıkan Roman ve Hayat yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Roman, hayatı anlatan tek başarılı kitaptır. Kitaplar, hayatın kendisi değildirler. Onlar, havadaki titreşimler gibidirler. Fakat roman, yaşayan bütün bir insanı harekete geçiren bir titreşimdir ve şiirden, felsefeden, bilimden veya herhangi bir kitaptan çok daha etkilidir."
Sayfa 115 - ŞuleKitabı okudu
"Neredeyse bütün bir XIX. asır boyunca Türk entelektüelinin ve siyasîsinin macerası Batı'ya kaçış yahut Batı'dan kaçış ikilemi içerisine sıkışışmıştır."
Sayfa 80 - ŞuleKitabı okudu
Reklam
Hayat romanları değil, romanlar hayatı yapıyor!
Anlatacak bir şeyi olmayanlar kendilerini anlatırlar.
Haminneler mesnevî okurlar çünkü onların dünyasında aşklar, duygular, düşünceler, yüksek, yüce, zengin, sıcak, fakat kuralları belirlenmiş bir hayatın içerisinde siyah ve beyaz ayrımı kadar keskin bir şekilde, mesnevîlerdeki gibi "tesbît" edilmiştir. Onlar bu dünyalarında mutludurlar, mutmaindirler. Buna karşılık torunları roman okurlar. Hırçın, isterik, karamsar ve tatminsizdirler. Hep "daha"sını isterler hayatın, hep "başka" dünyaları özlerler.
Sayfa 106 - ŞuleKitabı okudu
Reklam
Zira modern hayatın bir ürünü olarak roman "farklı"dır, "yeni"dir ve her yeni gibi bilhassa gençler için caziptir. Onlara yabancısı oldukları çekici ve efsunlu bir âlemin, dünya nimetlerinin daha serbest ve daha çok tadıldığı bir yaşama tarzının (Batılı hayatın ve Batı dünyasının) kapılarını aralar, haberdar eder. Böylesi bir hayatı taklit etmede onlara örneklik etme fonksiyonunu üstlenir. Onları etkiler.
Sayfa 39 - ŞuleKitabı okudu
Bilinen bir anekdottur: Bir gün Yahya Kemal'e sormuştur "Neydi bu eskilerin hayatı acaba? Nasıl yaşarlardı?" diye. Yahya Kemal'in cevabı gayet basittir: "Gayet basit. Pilav yiyerek ve Mesnevi okuyarak. Me-deniyetimiz pilav ve Mesnevi medeniyetiydi."
Sayfa 108 - ŞuleKitabı okudu
"Roman okuyacağına dersine çalış!" diyen anne baba, hatta öğretmen, bunu niçin söyler? Burada roman sadece bir zaman öldürücü, bir aylaklık aracı olarak mı görülmektedir? Yoksa bu tembihin gerisinde daha esaslı sebepler, daha derine inen bahaneler mi yatmaktadır? Toplumumuzda roman karşısında takınılan bu menfi tavrın altında hangi bakış açısı, ne zamandan beri yatmaktadır?
Oysa televizyonsuz, hatta sinemasız zamanların çocukları için bu "yalancı cennet''ler ne kadar uzak bir masal ülkesiydiler.
Sayfa 79 - ŞuleKitabı okudu
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.