Kitaba serviste sabah başladım. Kitaba kendimi vermeye çalışmak için gözüm kapalı bir vaziyette otururken hafif uykum gelmeye başladı. Ona rağmen yapılan tespitler, serpilen merak unsur tanecikleri uykumun açılmasına ve servisten inmeme rağmen kitabı dinlemeye devam etmek istememe neden oldu. İlk bölümlerde başlayan ve kitapta düğümün çözülmesine neden olan çoğu olay aslında Türklerin ve gâvurların yaptığı işi çok güzel gözler önüne seriyordu.
Araştırma yapmayı çok sevdiğim için polisiye roman okumayı çok seviyorum. Bu kitapta başkarakterin gerçekten titizlikle çalışan, araştırmayı seven, analitik düşünüp, sorunları çözen bir yapıda olması kitabı daha da sevmeme neden oldu. Keşke hepimiz bu şekil de çalışsak ve gâvur yapmış işte diyerek hayıflanmasak. Gerçekten bu bana da bir not olsun.
Kitabı bitirdikten sonra Mahfi Eğilmez’ in ekonomi dışında başka kitabı var mı acaba diye baktığımda İnferis adlı başka bir romanın olduğunu gördüm. Şuanda onu dinliyorum. Karakterler aslında o kitapta doğmuş. Ben ters bir okuma gerçekleştirsem de böyle de güzel oldu.
Kısaca kitapta İstanbul Resim Sanat Müzesinde sergilenen Sultan tablosunun sahtesiyle değiştirilmesi olayı konu ediliyor. Olay derin devlet olaylarına kadar uzanıyor. Kitapta müzik, sanat, bilgi, aşk, yönetim her şey var.
Merak uyandıran, anlaşılır ve akıcı bir şekilde devam eden bu kitabı beğenerek okudum ve tavsiye ediyorum.