“çocuklar! hepimizin yaptığı gibi siz de ana babalarınızı hayal kırıklığına uğratmak için doğdunuz, çünkü ana babalarımız, bize içinde sonsuza kadar mutlu yaşayacağımız, yumuşak minderlerle döşeli, yaldızlı kafesler hazırladırlar, oysa şu onlara bakın: sürgün, yoksunluk, çılgınlık, yolculuklar, umutsuzluk, esriklik, hastalık, aşk, ölüm; bir fahişenin öpücüğü gibi tek bir bıçak darbesinde bütün hayat.”
Sayfa 33