Bu adama adavet ( düşmanlık) mı etmek yoksa aşkından ölmek mi iktiza edeceğini (gerekeceğini) bilsem ! Lakin hayır , düşünüyorum da onu her vakitkinden ziyade seviyorum...
O zaman bu muaşakanın ebediyetine [aşkın sonsuzluğuna] kanaat etmişti. İkbal kendisi için fecî bir numuneydi [çok acı bir örnekti]. Lâkin Mazlume bunu düşünmüyordu, sevmek, sevilmek istiyordu."