Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şimşekler

Jean Echenoz

Şimşekler Gönderileri

Şimşekler kitaplarını, Şimşekler sözleri ve alıntılarını, Şimşekler yazarlarını, Şimşekler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gregor sahnedeki varlığı, ağzının laf yapması, şaşırtı-cılığı ve gerilim yaratma becerisiyle, manipülasyonları ve el çabukluğu marifetiyle konferanslarında büyük başarı kazanıyor, dilden dile dolaşan adı ününü hızla büyüttüğü, gün geçtikçe daha fazla insanı çektiği için, görülmemiş biçimde gazetelerin birinci sayfalarına geçiyor. Kısa süre sonra kibar çevrelerin akşam davetlerinde konuşulan tek konu haline geliyor, öyle ki Gregor birkaç ay içinde dünyanın en ünlü bilgini haline geliyor, gördünüz ya, bu işler böyle hızlı gelişir işte. Tam hızla bu ünden pay koparmaya koyuluyoruz. Birden ödüller ve madalyalar yağmaya başlıyor. Yabancı hükümetler hizmetlerini talep ediyor. Ona sihirbaz, kâhin, peygamber, deli dahi diyoruz, bütün zamanların en büyük mucidi yapıp çıkıyoruz. New York’un endüstri ve finans sosyetesi, gazete müdürleri, üniversite yöneticileri, yazarlar, aktörler, müzisyenler, şairler, heykeltıraşlar, başkanlar, krallar, artık aklınıza kim geliyorsa, herkes gönlünü çelmek istiyor.
Sayfa 20 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Gregor kısa süre sonra artık kendi başına işler yapmaya başlıyor. Alternatif akımı ve zararsızlığını törenle arz etmekle yetinmeyip, velinimetine haber vermeden bütün fikirlerini çabucak geliştirmeye bakıyor. Bunlardan ilk sırada gök kubbemiz altında ilk olacak, yeni bir düşünce geliyor, programda olmayan bir keşif: serbest enerji, dağınık ve kinetik, Gregor’a göre evrenin her noktasında bulunuyor ve sadece alıp kullanmamız için bizi bekliyor, yeminle. Bu sadece zaman işi, diye üfürüyor Gregor ihtiyatsızca: insanoğlu, diye haykırıyor, enerji tekniklerini doğanın büyük çarklarıyla er geç uyumlu hale getirecek. Seyirciler arasına ne olur ne olmaz diye yollanmış, şaşkınlık içindeki ajanları gelip de yetiştirdiklerinde Westinghouse hoşgörü gösteriyor, bir şey demiyor.
Sayfa 19 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Reklam
... kendine ait yeni fikirleri de açmak isteyen Gregor tribünlere oynayıp küçük bir gösteri hazırlıyor. Sağda solda belli belirsiz ışık huzmeleri olsa da, tam bir karanlığa gömülmüş bir salon önünde birden beliriveriyor, bembeyaz bir ışık topu içinde ve iliklenmiş siyah redingotu, uzun solgun yüzü ve sahnedeki yükselti nedeniyle daha da uzamış bir halde, sanki hiçlikten çıkıp geliyor, çevresinde acayip nesneler, görülmemiş aygıtlar -solenoid bobinler, telli lambalar, çeşitli spiraller ve özellikle her biri düşük basınçlı gaz dolu çok sayıda değişik cam tüp. Muamma ve temaşa, işte Gregor aydınlatmayı ve efektleri ayarlamış, hitabet yeteneğini oyunculuğuyla ve sihirbazlığa teğet geçen hokkabazlığıyla birleştiriyor. Her şeyden önce alternatif sistemin güvenli olduğunu kanıtlamak gerektiğinden, sol eline yüksek gerilimli bir akımın dolaştığı bir bobine bağlı bir teli, sağ eline de cam bir tüp alıyor ve işte, tüp salondakilerin şaşkın bakışları altında anında yanıyor. Şahsının içinden geçen elektrik ona hiç zarar vermiyor, işte kanıt ortada. Gerçi Gregor bu gösteriyi yapmak için, bedenin içine girmeyen, hiç zarar vermeden bedenin çevresini şarabilen yüksek frekanslı bir akıma başvuruyor, yani hafif bir hile söz konusu, çok hafif bir aldatmaca, ama ne önemi var, seyirciler ikna oluyor, başarı kesin.
Sayfa 19 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Alternatif akımın üstünlüğünü anlayan, sonra da çevresini buna ikna eden Westinghouse şimdi Amerikan kıtasını bununla donatmak istiyor, temaslarda bulunuyor, itibar kazanıyor ve destek topluyor. Ona yardım etmek ve General Electric’in başarı kazanan gösterisine karşı tepki göstermek amacıyla Gregor Birleşik Devletler’de sonra da Avrupa’da bir dizi konferans vermeye girişiyor. İşte bu kamusal kaygıyla ve Western Union’un verdiği ilk ödenekleri -kartal bakışlı saymanın gözlerinin üstündeki kaşlar çatılsa da- har vurup harman savurarak Beşinci Caddenin en iyi giyinen adamı olma derdine düşüp kendine bir gardırop kuruyor. Siyah takım alışkanlığı sabit, ama kesimlerini zarifleştiriyor, kaba kumaşın yerini gabardin, olmazsa flanel alıyor, gömleklerde kumaşın yerini patiska ya da ince keten alıyor, kravat biriktiriyor, keçi, kuzu derisinden, güderi eldivenler -bunlardaki mikrop florası korku salınca kısa süre sonra bunları, tıpkı günlük olarak kullandığı beyaz ipekten üç mendil gibi, sadece bir kez kullanma konusunda karar alıyor- nadir esanslı bir kamıştan, işçiliği iyi, topuzu olan bir bastonla silahlanıyor, nihayet melon şapkasının yerine, ipek kaplı fötrlerden, katlanır diplomat şapkalarından ve panama şapkalarından oluşan bir şapka ordusu kuruyor. Bununla birlikte, bu zarafete karşın, asla takılara yüz vermiyor, bu ıvır zıvırdan öyle nefret ediyor ki ne saatine zincir, ne kravatına iğne, ne de parmaklarına yüzük takıyor.
Sayfa 19 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Şimdiye dek böyle durumlarda hep ipe çektik. Ama işte, Edison, bu yeni sistemin o vahşi darağacından daha insani, daha hızlı, daha sıhhi olduğunu ve daha az acı verdiğini ileri sürüyor, cezaevinde kullanılabilecek bir aygıt yerleştirilmesi işini, araya tanıdık sokup ayarlıyor. Böyle muamelelere maruz kalıyoruz, hiç olmazsa rahat edelim düsturunu
Sayfa 18 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Hayvanlara elektrik verme gösterileri her sokak başında sürekli yinelenip, ardından da ilk ekranlarda görülmeye başladığında, önce büyük heyecan uyandırıyor, sonra etkisini enikonu sürdürüyor, sürdürüyor elbette, ama bunlar kısa süre sonra belki de yetmeyecek, fili bile denedik, insanlar kısa sürede usanıyor, adam olmayacak bu insanoğlu vesselam.
Sayfa 17 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Reklam
Bütün tasarımlarının her zaman öngörülerine göre işlemesi -denemeler de hep öngörülerine göre sonuç veriyor- bir makine yapmadan önce o makineyi üç boyutlu olarak, bütün ayrıntılarıyla zihninde canlandırabilmek gibi tuhaf bir yetenekten ileri geliyor. Aletin parçaları, her tür nitelikleriyle, hatta kullanma süreçlerinin hangi biçimlerde ortaya
Sayfa 15 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Dev gibi boyu olmasına karşın çok yakışıklı, atak, seçkin, kendine güvenli görünümlü Gregor, işte zarif bir sakalın çevrelediği biçimli yüzüyle Gregor, Edison’un işyerine geldiğinde epey sıkılgan davranıyor, oysa Edison aldırış etmiyor ona -ve işte belki de sırf bu yüzden sıkılganlığı. Thomas Edison kaba saba biri, beli bükülmüş, hantal ve sevimsiz, ayaklarını sürüyerek yürür, bakışlarını sürekli kaçırır, karısına diktirdiği grimsi mi kahverengimsi mi belli olmayan kaba kumaştan, çeneye kadar iliklediği gömleklerin içine gömülmüş gibi durur. Söylemesi ayıp, on üç yaşından beri de sağır, ağır bir kızıl hastalığı yüzünden, ama bu durumu yedi yıl önce ilk fonografı hayal edip yapmasına engel olmamış.
Sayfa 6 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Edison zengin ve güçlü bir mucit, General Electric şirketinin patronu ve dünya çapında öyle ün kazanmış biri ki, daha yaşarken roman kahramanı oluyor, Villiers de LTsle Adam’ın Paris’te, La Vie moderne dergisinde o zamanlar tefrika edilmiş bir romanında başkişi, buyurun. Bin doksan üç icadın babası olarak -başkalarına ait diğer çok sayıda icadın üstüne yatmaktan da çekinmiyor ayrıca- Edison özellikle telefonu, sinemayı ve ses kaydını, ayrıca, burada bizi epey meşgul edecek elektriği de kendisinin bulduğunu söylüyor. Başka bir yığın şeyden sonra akkor ampulü tasarlayan Thomas Edison bu ampulleri besleyecek akım için bir dağıtım sistemi kuruyor, ardından da iki yıl sonra dünyadaki ilk elektrik santralını açıyor. Bu santral Gregor’un geldiği sıralar, Manhattan’da, Edison’un laboratuvarının hemen yanında oturan elli dokuz müşteriye, 110 voltluk bir düz akım sağlıyor. Ama Edison’un gözünde bu sadece bir başlangıç olmalı: fabrikaları ve atölyeleri, ayrıca New York’un çeşitli yerlerindeki tiyatroları içeren bir şebeke yaratarak bu sistemi genişleteli çok olmuyor. Geriye bütün bunları daha da büyütmek kalıyor ama, fon bulmak ve yatırım yapmak gerekli. Oysa finansçılar elektrik denen şeyin bütün üstünlüklerinin farkına henüz varmış değiller pek -en zenginleri dışında, John Pierpont Morgan adında biri. Gücüyle ve pis kişiliğiyle korkutucu, herkesin ürktüğü John Pierpont Morgan, ileri görüşlü oluşuyla da korkutucu biri: hiçbir şey söylemez, uygun zamanı kollar, Arşimed’in vidayı icat etmesinden beri bütün bilim tarihinde bu enerjiden daha iyi bir icadın olmadığını hemen anladı işte.
Sayfa 5 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
Bu arada Gregor ceplerine tıkıştırdığı diplomalarıyla batıya, batı Avrupa’nın bir iki büyük kentine çalışmaya gidiyor, oralarda yetenekleri, yeşerecek verimli topraklar bulacaktır mutlaka, böyle söylüyoruz ona. Mühendis, uzman, danışman gibi farklı görevler alıyor, ama hiçbiri onu tatmin etmiyor, sonra, mesaideki boş zamanlarında kendini meşgul
Sayfa 5 - Helikopter Yayınları e-kitapKitabı okudu
56 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.