Sinemada Mimarlık
Hikmet Temel AkarsuSinemada Mimarlık Gönderileri
Sinemada Mimarlık kitaplarını, Sinemada Mimarlık sözleri ve alıntılarını, Sinemada Mimarlık yazarlarını, Sinemada Mimarlık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Acaba bir kent insana neler hissettirebilir? Kent, insanın içten içe yapmak istediklerini ortaya çıkartabilir mi? Ya da kent, insanı baş kaldırıya teşvik eder mi?
Sayfa 61Kitabı okudu
Kullanıcılarının yaşadıkları ile şekillenen her mimari öğe, zamanla anlam kazanmaya ve kaybetmeye başlayabilir.
Sayfa 37Kitabı okudu
Bangladeşli Mimar Shamsul Wares , Kahn’ın oğlu Nathaniel ‘e şöyle diyor:
Bize bu binayı (meclis binası) verdi ve onu her zaman hissediyoruz, bize sevgi verdi. Belki sana veremedi ama bize, insanlara hak ettiği sevgiyi vermişti. İçi büyük bir sevgiyle doluydu, herkesi severdi. Herkesi seversen bazen en yakındakini bile göremezsin. Bu onun büyüklüğünde insanlar için kaçınılmazdır.
Sayfa 32Kitabı okudu
Mimar Babam: Bir Oğulun Yolculuğu
Mimari bir eser kitaplar ya da tablolar gibi yaşayan bir eserdir. Ona can vermek bir tepki almanıza neden olur. Bazılarına göre bu insan olduğun parmaklarının bir çizgisidir. Bazıları için aklın zaferi. Bazlar için tekniğin mucizesi. Bazıları için gerçekten kalıcıdır ve bazılar için zamanı aşar. Tıpkı bir senfoni gibidir. Kendini bir duyguyla ortaya koyar. Öyle ki bir kez duymuşsanız onu tanırsınız ve onu ararsınız. Biliyorsanız yeniden duymak istersin. Biliyorsanız yeniden görmek istersiniz.
Sayfa 35Kitabı okudu
İnsan kendi yaratmış olduğu şehirlerde özgür bir varlık olarak yaşama olanağını kaybetmiştir.
Sayfa 220Kitabı okudu
Mimari çabaların uzun vadeli sonuçları genellikle belirsizdir ve yeni sorunlara neden olabilmektedir. Bu bağlamda iyi niyetlerin kötü sonuçlarını hayal etme işi sinemaya kalmıştır denilebilir. Sinema, özellikle modern şehir yaşamı söz konusu olduğunda şehre ait korkuları ve çelişkileri görünür kılan başarılı bir araçtır. Şehrin hem itici hem de baştan çıkarıcı olması gerektiği düşüncesi pek de şaşırtıcı değil elbet. Çünkü modern şehir tam da bu zıt anlamlarla var olur. Sokakların kalabalıklığı ve darlığı bir taraftan klostrofobi uyandırır, diğer taraftan kendisine has yeni bir samimiyet biçimleri vadeder. Kalabalığın ortasında çiçek açan yabancılaşma ve yalnızlık duygusu, ızdırabı da içeren yeni bir romantizim doğurur.
Sayfa 219Kitabı okudu
Bulut Atlası
Aslında 19. ve 20. yüzyılın proleterleri, daha önceki yüzyılların köleleri ya da serfleri ile 23. yüzyılın klonları aynı sorunlarla karşı karşıyadırlar. Egemen sınıfın haz ve hizmet nesnesi olmak ve isyana teşebbüs ettiklerinde berhava edilmek! Wachowskiler verdikleri mesajlarla, isyan eden ve karşı çıkan devrimci karakterlerden yana saf tutmaktadırlar. Bir, iki,üç ya da beş kere başarısız olmak önemli değildir; denemek, yok edileceğini bilse de denemek zorundadır her onurlu yaratır. Daha güzel, daha özgür, daha sömürüsüz, mutlu ve daha adil bir dünya yaratmak istiyorsa eğer. Çünkü “başka bir dünya mümkündür!”
Sayfa 185Kitabı okudu
Zamanın ve umursamazlığın acımasızlığına karşı korumaya çalıştığımız mimar değerler, temsil ettikleri zamanın hikayecileridir ve anlattıkları ile hayatımızı zenginleştirirler. 
Sayfa 165Kitabı okudu
Modern Times
Hapishanedeki konforunu dönmek için çabalarken, ekmek çaldığını gören zengin kadının ele vermesiyle peşine düşenlerden kaçan bir genç kız ile köşede çarpışır. Onun işlediği “suç”un üstlenmesi bile yeniden hapse girmesine yetmez. Varlıklılar ekmek çalan aç bir genç kızı gammazlayacak kadar vicdan erezyona uğramıştır. Oysa sokaklar aç ve işsizlerle doludur.
Sayfa 163Kitabı okudu