Son Yeniçeri
Reha ÇamuroğluSon Yeniçeri Sözleri ve Alıntıları
Son Yeniçeri sözleri ve alıntılarını, Son Yeniçeri kitap alıntılarını, Son Yeniçeri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz."Sultan Selim, ahâlide takat kalmamıştır. Seninse aklın başına geleceğe benzemiyor. Artık bu kefereyle ne yapıp edip sulh yoluna giresin... Yok eğer bu doğru yola girmeyeceksen Frengistan'da olanları misal alasın. Bizi kendi işimizi kendimiz görmeye mecbur bırakma!
İmza: Ocaklı."
Everest YayınlarıKitabı okudu
Yolda ayağı yaralanmış bir çocuk görürsen, dur yardım et, yarasını sar. Kapına aç gelirse doyur gönder. Ama kendi kendine şu yaralı, şu da aç deme. Kimin yaralı, kimin aç, kimin muhtaç olduğunu bilemezsin. Bunları zihninde yaratma. Zihin zaman zaman aldatıcı olur. Bir bakarsın kendi açıklarını, kendi muhtaçlıklarını, kendi yaralarını cihana mal etmişsin.
Sayfa 132
"Bütün suçlarıma yüce Allah'tan bağışlama dilerim. Bütün günahlarım için, bilerek veya bilmeyerek, yanlışlıkla, açık veya gizli olarak işlediğim bütün suçlarım için bağışlanma dilerim. Bilinen ve bilinmeyen bütün suçlarım için tövbeler olsun. Allahım sen gizlileri bilici, ayıpları örtücü ve suçları bağışlayıcısın."
Sayfa 65 - Doğan KitapKitabı okudu
Şimdi merak ediyorum bu şehri. Bu adım adım bildiğim mahallelerden, ne diyeceğini önceden kestirmeye başladığım insanlardan daha başkalarının olduğunu biliyorum ve onları merak ediyorum. Ama nereden başlayacağım?
Ölüm...
Kendi korkumuza mı yoksa sevdiğimiz birinin bizden uzak olacak olmasına mı ağlıyorduk?
Sayfa 149 - Everest YayınlarıKitabı okudu
"Büyük Türk'ün bu sarayda oturduğunu da biliyordum. Ama bu,bana,sislerin arkasındaki bir hakikat gibi geliyordu. Masallardaki peri padişahı ile bu şehirde oturan Büyük Türk arasında bir fark yoktu benim için. Ona ulaşmak için Kaf Dağı'nı aşmak hatta Zümrüdüankā kuşundan kurtulmak gerekliydi. Ulaşınca tehlike bitmez, belki de yeni başlardı."
Everest YayınlarıKitabı okudu
Kendi korkumuza mı yoksa sevdiğimiz birinin bizden uzak olacak olmasına mı ağlıyorduk? Bunu bilmiyorum. Bunu bilmediğim gibi ölümün bir felaket olup olmadığını da bilmiyorum.
İslambul ahalisi, tüm saray erkanı, herkes mirasyedi burada, oturmuş çümbüş içinde ata malı yiyoruz. Zavallılar yapmış, kurmuş, fethetmiş getirmiş, sanki biz oturup yiyelim diye. Ne zamana kadar böyle gider? Düşman gelip İslambul kapılarına dayanana kadar böyle gider.
Sayfa 121
Kılıncı elina alıp cenk meydanina çıktıysan tereddüte yer yoktur. Cenk meydanında tereddüt ölümün kardeşidir. Öldürmezsen ölürsün. Cengin kuralı budur. Hakli, haksız, yiğit, zavallı düşünmeyeceksin.
Sayfa 81
Yapabildiği her şeyin kendi gücüyle olduğunu zannetmek, kul kısmının en büyük zayıflığıdır
Sayfa 309