İsmi kadar içeriği de rahatsız edici bir şekilde çıplak ve gerçekçi bir kitap. Dünya Kadınlar Gününü asla içimize sinerek kutlayamadığımız yine sadece sesimizi duyurmaya çalıştığımız bir haftada okumak ayrı anlamlı oldu benim için. İçindeki siyasi dönemlere biraz Google’layınca vakıf oluyorsun ancak kadınların an’larına hep bir tanıdık yaşanmışlık ya da yaşama ihtimali endişesiyle okuyorsun. Kadınların yaşama mücadelesi kadınlık mücadelesi çağlardan bu yana süre gelen bir savaş..
Kalıplara sığdırılmaya çalışılmamız, itaat etmeye mecbur bırakılışlarımız her dönemde, her dinde, her ırkta çok benzer..
İnsanlığı anlamayan zihinlere kadınlığımızı savunmaya çalışmak ne beyhude olsa da savaşmaktan, savunmaktan vazgeçmeyeceğimiz bilinmeli.
Bir gün değil her gün hayat dolu, özgür günlere kavuşmak dileğiyle.