Sultan ve Şair sözleri ve alıntılarını, Sultan ve Şair kitap alıntılarını, Sultan ve Şair en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
ŞAİR-Biraz daha açık olalım, senin tarafından öldürülen adam olduğumu mu söylüyorsun, yoksa öldürdüğün adamın ben olduğunu mu?
SULTAN-Ne fark eder? İkisi de aynı anlama geliyor.
ŞAİR-Olur mu yahu? Ölü adamın niteliği burada çok önemli. Birinde ölü adam olarak ben özneyim, nasıl hatırladığına bağlı olarak... ama diğerinde cinayetin nesnesiyim ki bu benim açımdan çok daha feci.
İnsanın şahsiyet olduğunu öğrendiğimizden beri yüz küsur yıl geçti! Sen ise ayakta uyuyorsun! Kuantum fizikçileri mikro kozmosu buldu bulalı dünya bir muamma! Vandallığın yerini soykırım aldı, talancılar kapitalist oldu! Köleler işçi, tebaa dediğin cemaat oldu! İnsan bunaldı bunaldı sonunda kendi etini kemirmeye başladı. Şimdi çıkmış karşıma Adem'in cennet özleminden bahsediyorsun. Bir de üstüne utanmadan Hazreti Süleyman'a sığınıyorsun! Hem de en bayat imgelerle... kara perçem, matem falan. Şiir değil bozgun. Kusura bakma ama kelimenin tam anlamıyla içimi baydın! İnsanlık nerden nereye gelmiş ortaçağ kafasıyla şiir yazıyorsun.
Hiçbir zaferin parçası değilim! Hiçbir madalyanın sahibi değilim! Cennete koysalar sonsuza dek yas tutarım kendim için. Canım isterse yeniden yazarım Tevrat'ı, keyfime göre İncil'i dizer, gönlüm nasıl isterse Kuran'ı öyle sezerim. Sonra hepsini birden reddederim. Bütün varlığım, kökenim aidiyetim yerim yurdum şahsiyetim, ağaçlarla kardeşliğim, dünyaya emanet bilincim, lüfere adanmış bekleyişim, seviştiğim bütün kadınlar erkekler, neyim var neyim yok şiirden eğirilmiş her şeyim pamuk ipliğine bağlı benim. Ne zaman bir adım öne çıksam acı bir şiirden aşağı sallanan herkesim.
Söylenecek bütün sözleri sarf etmiş, dünyadan alacağı her neyse feragat etmiş, için için kendiyle konuşan insanlar bu köprüye gelip yakalayacağını odev balığı beklerler. Balıkçılık dünyanın en sessiz avlanma biçimidir. Burada herkes susar, bekler. Beklerken zamanın dışına çıkarlar. Başka balıklar gelir, o büyük balık bir türlü gelmez
ŞAİR- Bu merhameti tanıyorum. Çok iyi tanıyorum. Boynunu kırmadan önce okşamak gibi, asmadan önce ütülü gömlek giydirmek gibi, başı kesmeden önce elleri çözmek gibi... Bu korkunç merhameti gayet iyi biliyorum.