#okudumbitti
#MichaelROBOTHAM
#ŞÜPHE
#477Sayfa
#EkimAyı7ciKitap
Birkaç hafta öncesine kadar ülkenizde kahraman bir psikolog olarak görülürken, sonrasında bir kadın cinayetinin baş şüphelisi haline nasıl gelebilirsiniz? Hayatta tesadüf diye birşey var mıdır?
Kitabı okumaya başladığımda herhalde Billy Milligan'ın zihinleri kitabında olduğu gibi çoklu kişilik bozukluğuna dair birşeyler bekliyor yine beni dedim.
Mutlu mesut süregiden bir hayatınız var ama biranda altüst oluyor. Tüm deliller sizi işaret ediyorken polise teslim olmak mı, yoksa gerçek katilin peşinden iz sürmek mi daha mantıklı? Kahramanımız psikoloğ iken bir anda kendini dedektif konumunda buluveriyor. İyi ama katil o değilse kim neden onu katil olarak göstermek istiyor ki? Bir hastası mı? Yoksa en yakın arkadaşı dostu olarak gördüğü kişi mi?
Heyecanını ve temposunu düşürmeden son sayfasına kadar devam eden bir polisiye. Biraz değişiklik olsun polisiye okuyayım dedim ve okurken şunu farkettim ki genelde polisiye kitaplar aynı zamanda içinde psikolojiyi de barındırıyor. Şah ve mat serisinde ve Billy Milligan'ın Zihinleri kitaplarında da aynı tat vardı. Kitapta katilden bir kez bahsedilmiş, bu yüzden de katilin o olabileceğini son on sayfaya kadar tahmin etmek mümkün değil. Tam bir ters köşe. Keyifle okudum.