Susmak Nasıl da Yoruyor İnsanı!
Necati TosunerSusmak Nasıl da Yoruyor İnsanı! Gönderileri
Susmak Nasıl da Yoruyor İnsanı! kitaplarını, Susmak Nasıl da Yoruyor İnsanı! sözleri ve alıntılarını, Susmak Nasıl da Yoruyor İnsanı! yazarlarını, Susmak Nasıl da Yoruyor İnsanı! yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yüz yorgunu yüzünle kendine bakamaz oldun!
Güçten düştün. Umut yeşertemez oldun. Unutmaya yatırdın sanki umutsuzluktan umut yaratma gücünü.
Sayfa 116Kitabı okudu
Bir çocuk gibi.
Derdi yok bir çocuk gibi
Derdi var, derdini bilmez bir çocuk gibi. Derdini daha öğrenememiş bir çocuk gibi. Sıra daha ona gelmemiş gibi.
Bir çocuk gibi.
Derdi çok bir çocuk gibi.
Dünyanın hepsi buymuş gibi. Dünyanın hepsi derdiymiş, dünyayı dünya yapan buymuş gibi. Derdi dünyadan fazlaymış gibi.
Sayfa 115Kitabı okudu
Uzaktan göğe ulaşan bir yol gibi duruyor bulutları aşan doruklarıyla dağlar.
Sayfa 97Kitabı okudu
"Gelecek günlere yazık oldu şimdiden."
Sayfa 76Kitabı okudu
Yok, sakın ölme şunlar gitmeden!
Şunlar gitmeden ölme sakın, aman ha!
Onlar ki, gelip haklarını helal ettiklerini bağırırlar göstere göstere... Sanki ne hakları geçmiş olabilir ki sana?
Sayfa 76Kitabı okudu
Karga gidince, yine öyle bakınıp duruyor martı. Şaşarsın! Yok, oradan bir ekmek alıp karga gibi ıslamayı akıl edemiyor.
Dahası, gidip kargadan kalanları tırtıklamakla yetiniyor.
Çünkü, akıl edemiyor, akıl...
Sayfa 73Kitabı okudu
Gün, dünyanın surat astığı gündü: Bir anda her yan kapkaranlık olmuştu. Kim bilir yine nasıl bir dert doğurmaya hazırlanıyordu dünya.
Kime?.. Nasıl?.. Yine...
Bunda şaşacak bir şey yok: Kaderi kadersizlik olana, derdin daha büyüğünü daha sancılısını.. daha çözümsüz olanını doğuruyordu dünya.
Adı "kader" oluyordu bunun.
Sayfa 66Kitabı okudu
Göçmen kuşlara bağırmak geliyor insanın içinden:
"Gelmeyin!"
Çünkü, yanlış yere geliyorlar.
Eskiden göçtükleri yer değil burası artık.
Yakında kalmayacak kuşlara da özgürlük.
Sayfa 62Kitabı okudu
Göçmen kuşlara bakmayı sever insan, çünkü...
Bir kuştan daha büyük bir özgürlük çiziyor gökyüzüne göçmen kuş.
Gelen ya da göçmekte olan kuş!
Kavuşmanın sevinci var ama hiç göremeyiş de var bir daha.
Ayrıldık orada çünkü.
Öyle, göz alabildiğine.
Gurbet de, sıla da, göçmenlik de, yurtsuzluk da orada.
Kuş olsan da.. uçsan da,-ayrılık.
Sayfa 61Kitabı okudu
O zamanlar sanki yirmi yaşındaydı herkes.
Ve herkes için umutlar vardı ve heveslenilen bir gelecek.
Güzeldi de.
Güzeldi, çünkü bir genç tanırdım o zamanlar,-karanfil çiğnerdi.
Çünkü kız öpmeye heveslenirdi hep, -gerçekleşmeyecek olsa da...
Öyle işte...
Bir genç tanırdım bir zamanlar: Boşa çiğnenmiş karanfil kokardı ağzı.
Boşa çiğnenmiş karanfil kokuyor şimdi Türkiye.
Sayfa 55Kitabı okudu