Tanrı'nın Yedinci Günü
Kemal DemirelTanrı'nın Yedinci Günü Sözleri ve Alıntıları
Tanrı'nın Yedinci Günü sözleri ve alıntılarını, Tanrı'nın Yedinci Günü kitap alıntılarını, Tanrı'nın Yedinci Günü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanları ileride ün, unvan, servet gibi nesneleri edinmeleri için eğitip duruyoruz adeta. Bunu anlamak için eğitim kurumlarının programlarına bakarak, orada insanlık, sevgi, dostluk, coşku ve sevince yönelmek ve derinleşmek için ne kadar az şey yapıldığını görürüz.
Sayfa 107 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Demirel'in gözünden Kafka'nın Açlık Şampiyonu...
"Gerçekten siz hiçbir şey yemeden mi yaşamınızı sürdürüyorsunuz?" Adam, "Evet" diye yanıt veriyor. "Niye peki?" (Burada yemek sözcüğüyle anlatılan insanın insandaki Tanrı'nın soluğunu, insanın insanda sevgi ve mutluluk, insanın insanda Diyojen'in aradığının simgesidir.) "Çünkü siz önünüze her konanı yiyorsunuz. Ona evet diyorsunuz. Ne kadar acı ki ya da ne kadar garip ki, ben insanın insanla ilişkisinde önümüze konulan her şeye evet diyemiyorum. İnanın bir evet diyebileceğimi bulsam oburlar gibi, çılgınlar gibi yerim..."
Sayfa 91 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
(…) sevgi ne konumda olursa olsun insana güç veren, onu mutlu eden, ayakları üzerinde dimdik tutan bir Tanrısal pay ediştir.
Sayfa 116 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Uzun ya da kısa yaşamaktan daha önemlisi yaşadığı kadarını insan gibi yaşamaktır.
Sayfa 119 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Ve gerçek bir sevgi bir defa yaratıldı mı, insanlar var oldukça var olur, onu yaşayanlar ve yaratanlar yok olsa da...
Sayfa 118 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Sevgiyle arzuyu, içerikleri açısından az ya da çok bilinçli kavrayamazsak cins farkları arasında genellikle olduğu gibi insan arzu ettiği insanı sevdiğini sanabiliyor. Sevdiği için ona yaklaşım duyduğunu sanabiliyor.
Sayfa 94 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
İnsanın etik değeri, sevgi taşıyan bir varlık oluşundan kaynaklanır. Kendisine ve başkalarına karşı saygı duyma yetisi -ne kadar acı ki bu yetilerini çok az insan kullanıyor- olduğu için insana saygı duyulur.
Sayfa 35 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
İnsanların çok büyük bir kısmı, duyarlık dünyasını yaşamadan düşünce dünyasıyla var etmeye çalışıyorlar ilişkilerini. Bilmiyorlar ki düşünerek insan sevilmez, duyarak sevilir.
Sayfa 32 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
"Sen, kendine karşı bağımsız olabilen bir insansın. Bu nedenle yaptıklarının üstesinden ne kadar gelip gelmediğini bilirsin de."
Sayfa 21 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Sevgi, insanın insanla ilişkisinde saygının şiirle yaşanmasıdır. Varlık yapılarının temeldeki öz birliğinden, birlikte çarpan kalplerden, aynı gözle görmekten doğar.
Sayfa 118 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
İnsan bir insana diyebileceği, aslında milyonlarca defa söylenen 'sevgili' sözü ile bir dostu, bir tanıdığı hiçbir sözle yüceltemeyeceği kadar yüceltmiş olur. Ona 'Sevgi taşıyan' insan demekle, insana verilebilecek en büyük armağanı vermiş olur.
Sayfa 117 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Birbirimize yaklaşmamız için, susuzluğumuzu gidermemiz için her insan bir şelale. Şu ya da bu çapta bir şelale.
Sayfa 71 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
İnanç insanda bir görüşle başlar. Görüş ise bağımsız bakışla edinilir. İnanç, onu edinen kişinin onsuz asla yaşayamayacağı bir oluştur. Böyle bir inanca sahip olabilmek çok az insanın harcıdır. Katılmak, yanında olmak, onaylamak her insanın zahmetsizce sürdürebileceği bir yaşam biçimidir. İnanç, matematiksel bir olguya "evet" demek değildir, birdeki bir kanaat de değildir. O, bilinçli varlığımızın bir derinliğidir. Dünyamız, bir sürü köksüz tutkularını, bir şeyin yanında olmalarını, kimi şeylere "evet" demiş olmalarını inanç sayan ve bu yüzden dünyanın altını üstüne getiren milyonlarca çaresizle doludur. Bunlar, inanç sandıkları uğruna canlarını veren ve başkalarının da canlarını alan kişiliksiz varlıklardır.
Sayfa 58 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Tanrı'ya, doğaya bilinçsiz yaklaşmayı, bir görüşe tutkulu olmayı, koşullanmayı, katılmayı, yanında olmayı, ilgi duymayı çoğu kez inanç sayıyor insanlar.
Sayfa 57 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu
Sevgi hiçbir gücün eyleme geçiremeyeceği kişilere mesafeler katettirir. Her şeyin insan için var olduğu bu dünyada yaratıcı gücü harekete geçiren sevgidir. Hırsların, tutkuların, çıkarların olanca gücüyle çatıştığı bu dünyada en büyük yokluk sevginin yokluğudur.
Sayfa 116 - Ağustos 2003, 1.BasımKitabı okudu