Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tarih Açısından 12 Mart

İsmail Cem

Tarih Açısından 12 Mart Gönderileri

Tarih Açısından 12 Mart kitaplarını, Tarih Açısından 12 Mart sözleri ve alıntılarını, Tarih Açısından 12 Mart yazarlarını, Tarih Açısından 12 Mart yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
657 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
12 Mart 1971
1960'lı yılların sonunda dünyanın diğer pek çok yerinde olduğu gibi türkiye’de de ciddi bir çalkantı ortamı vardır. özellikle sol hareketler yükselişe geçmiş ve şiddet içeren çeşitli eylemler aracılığıyla “devrim” idealini hayata geçirmeye çalışmışlardır. bunlara karşıt olarak beliren diğer başka oluşumlar da milliyetçi bir dil kullanarak
Tarih Açısından 12 Mart
Tarih Açısından 12 Martİsmail Cem · İş Bankası Kültür Yayınları · 200915 okunma
“Biz eşkıyaya eşkıya gibi muamele etmeyiz. Biz hukuk devletiyiz...”
Reklam
Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan’ın fotoğraflarını üzerlerinde bulundurdukları nedeniyle Gaziantep’te üç kişi hakkında tutuklama kararı verilmiştir. Abdurrahman Güzelgün isimli bir memur, Gezmiş, İnan ve Aslan’ın mezarlarına bıraktığı üç gül nedeniyle Ankara’da tutuklanmıştır. Benzer bir uygulama ise, Ulaş Bardakçı’nın mezarına çiçek bırakan üç genç kıza yapılmış ve Tebessüm Sarp, Şencan Akkoyunlu, Aygün Ünal, Sıkıyönetim makamlarınca gözaltına alınmıştır. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Dönemin adaleti, “sanık” niteliğindeki kişinin “insan” olmadığı varsayımıyla hareket etmiştir. Bu anlayışın doğal sonucu, işkencedir. 12 Mart, Anayasa’nın açıkça ihlal edilerek işkence uygulamasının olağanlaştırıldığı bir dönemdir...
Ölüm, ihtilâlcinin can yoldaşıydı. Ekmek gibi, su ve hava gibi, sigara gibi alışılan, kanıksanan bir şey. İnsanları daha güzel yaşatma mücadelesinin hep ölümün eşiğinde sürdürülmesi, Karlos Lâmarka’ya garip bir çelişme olarak gelirdi.
Geliyor Aklıma
“Bir çift güvercin havalansa Yanık yanık koksa karanfil Değil bu anılacak şey değil Apansız geliyor aklıma”
Bu yazı Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idamı üzerine yazılmıştır, Melih Cevdet'e ait bu dizeler de yazının içinde kullanılmaktadırKitabı okudu
Reklam
İnsan hayatı, ölümle doğumun, ümitle ümitsizliğin, bitişle başlangıcın iç içe geçtiği sonsuz bir akışa benzer. Her an yüz binlerce hücre doğar insan vücudunda. Yüz binlerce hücre doğar. Çiçek, ancak tohum öldükten sonra açabilir. Tabiatın yeşermesi, güneşe ümitle yönelmesi, milyonlarca tohumun ölüm fermanıdır, aynı zamanda. Ve hayat, bir yerde bir varlık için sona ererken, başka yerde başka varlıklar için ümit taşımaya devam eder...
Deniz Gezmiş ve arkadaşları, ister inançlı, olumlu ve cesur “devrimciler” şeklinde nitelensinler, ister romantik “küçük-burjuva anarşistleri” diye yahut “ülkeyi temelinden dinamitleyenler” diye tanımlansınlar, bir gerçek unutulmuşa benzemektedir: Bu gençler, her ne yapmışlarsa, kendi inançlarına göre Türk toplumunun yararına diye düşündüklerinden yapmışlardır.
“Beraber yaşanır, dövüşülür beraber ama herkes kendi payına ölür.”
NAZIM HİKMETKitabı okudu
Reklam
"Dün”le beraber, dünün ilerici çözüm yollarının “ilericiliği” de, günümüz açısından, tarihe karışmaktadır.
İnsanlığın tarihi, bir bakıma, en umutsuz karanlıkların bağrında çakan şimşeklerin, yıkıntılar üzerine yükselmiş dev atılımların hikâyesidir...
İşçi sınıfı adına değilse bile işçi sınıfı için ölüme yürümüş gençleriyle, acıları, çelişkileri, işkenceleri, faşizm deneyleri ve insanların gözüne soktuğu gerçekleriyle, 12 Mart tarihe terk edilmektedir.
Ve insanlar, çok az örnekte ölümlerine doğru böylesine cesaretle yürüyebilmiştir.
27 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.