En Yeni Tasavvuf ve Ahlak Eğitimi Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Tasavvuf ve Ahlak Eğitimi sözleri ve alıntılarını, en yeni Tasavvuf ve Ahlak Eğitimi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mümin daima iki korku arasında olmalıdır:
Biri;hazır ve geçmiş zaman dilimidir ki,bu sürede yapmış oldukları hakkında Allahu Teala’nın nasıl bir karar verdiğini bilmez.
Diğeri ise gelecek zaman diliminde yapacağı şeylerdir ki,kişi Allah’ın kendisi için neyi takdir ettiğinden habersizdir.
Bunun için kul kendi nefsi için emek sarf etmeli.Dünyasını,ahiretini kazanmak için yönlendirmeli.Yaşlılık gelmeden,gençliğinin değerini bilmeli.Ölümden önce hayatının kıymetini bilmeli.
Ey Yeryüzünün Bütün Müslümanları!
Filistin, savunmanın ilk hattıdır. Savaşta ilk hamle, savaşın yarısını oluşturur. Başkaları gibi siz mücahitler de kendinizi ve bağımsızlığınızı korumak için savaşıyorsunuz. Filistin sorunu, sadece bir Ortadoğu sorunu değildir. Ve sadece Arapların sorunu da değildir. Tam tersi bütün Müslümanların sorunudur. Arapların meselesi mi, değil mi? Zaman, konuşma ve yazma zamanı değil, bilakis zaman çalışma zamanıdır. Mallarınızla, canlarınızla gücünüzün yettiği kadar bu davaya katılın. Bu hususta hiç bir mazeret geçerli olamaz. Bu alandaki çalışmada iman zayıflığından başka hiçbir şey engel değildir.
... Fayda sağlamayacak veya hayır getirmeyecek hiçbir şeyle vaktini harcama. "Vakit altındır," denildiğini biliyorsun. Bu cümle hoşuma gitmedi. Çünkü vakit altından daha da pahalıdır. Vakit, hayatın ta kendisidir.
Ebu Tayyib el-Mütenebbih ... "Benim kalbim dışındaki kalpler, dansöz ve şarkıcı kadınların avı ve hedefidir. Benim parmağım dışındaki parmaklar, satranç taşlarının oynatıcılarıdır. Dünyada en onurlu yer, dörtnala koşan bir atın eğerinin üstüdür. Bu zamanda en iyi ve hayırlı dost ise kitaplardır."
"... vicdani yükselmenin ve faziletli terbiyenin esası, kalptir. Kalp; terbiyenin ve eğitimin tâ kendisidir. Şüphesiz ki hisler, dini terbiyenin direğidir. Dini terbiye tek başına şuur sahibi nefislerde ortaya çıkan; insanda, insanî manayı en güçlü kılan husustur."
''İnsan nefsinin ıslahı, arzulanan her hayrın temelidir. Islah içermeyen bir kanun, sadece ve sadece soyut bir metinden ibarettir.
Gerçekten kanun, bunu uygulayan hâkimin ruh haleti ve psikolojisi demektir. Bu sebeple Kur'an-ı Kerim, dinin ıslahını nefsin ıslahı üzerine bina ediyor:
'Şimdi Rabbinden sana indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen bir kimse, kör olan bir kimse gibi olur mu? Fakat bunu ancak üstün akıllı ve temiz vicdanlı kimseler idrak ederler.' (Rad 19)
Keşke insanların çoğu senin gibi nefsini böyle sorgulasalardı, murakabesini ve muhasebesini yapabilselerdi, hastalıklarını bilip ilacını arayabilselerdi...
Böyle olmuş olsaydı, nefisler düzelir, ruhlar temizlenir, toplum kurtulmuş olurdu.