Kültürel Bir Eleştiri

Terapi

Kemal Sayar

Terapi Gönderileri

Terapi kitaplarını, Terapi sözleri ve alıntılarını, Terapi yazarlarını, Terapi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiçbir hikâye hayatın anlamını tek başına özetleyemiyor,çünkü dünya artık öyle bir yer değil; her şey çok hızla cereyan ediyor ve tek bir hikâyeninva hakikatin onun hızına yetişmesi mümkün olamıyor.
İnsan, düşüncesiyleşeylerin hakikatine erişmeye muktedirdir.
Reklam
Bir "kurbanlık" duygusu oluşuyor. İnsanlar kendilerini,kendi hikâyelerinin bir parçası olarak algılamıyor, başka insanların hikâyelerindeki karakterler olarak görüyor.
Böylece Freud bir eliyle sunduğunu diğer eliyle geri alıyor ve bütün bir psikoterapi alanı onu izliyordu. Bağımsızlaşmış benlik ve ona duyulması gereken saygı yönündeki modernist fikir,bugün de iyi kötü varlığını devam etttiren en yaygın üstanlatılardan biridir.
Freud da herhangi bir modernist gibi tek hakikat olduğuna ve kendisinin bunu elinde tuttuğuna inanıyordu,Gerçeğin kurucu teorisi bir yerde varsa, orada onu yorumlayacak uzman da gerekir. Varsayılan uzmanlık alanı diğer kişinin yaşantıları olduğunda, uzman tuhaf bir şekilde o kişinin sesini ondan alır/çalar.
İnsanlar, birdenbire kaybedilmiş yaşantılarına dair kendi hikâyelerinin onlara kendi yaşantılarını tarif edebilecek yeni bir dil verdiğini fark ettiler. Hayatlarının bir anlamı ve kendi öyküleri vardı ve artık hayatı başkalarını desteklemek için yaşamayacaklardı. Freud, işte bu manada da bir modernistti ve sıkı sıkıya bağlı olduğu bir inanca sahipti. Eğer hastalar yeterince derine inebilmeyi başarabilirlerse, aradıkları cevabı orada bulabileceklerdi: Bilinçdışı. Eğer bilinçdışına itilen hikâyeler bilincin gün ışığına çıkarsa, insanların dünyayı anlamak ve bilmek yönünde yaşadığı tahrifat ve mücadeleler sona erebilecek, insanlar gerçekliği olduğu gibi algılayabileceklerdi.
Reklam
Bir yanda bilim ve teknolojinin mucizeleri, öte yanda dinive politik özgürlük. İnsan artık sadece kendi özgürlüğünün ve hazlarının peşinden giderek yaşayabilirdi... Freud, işte bu boşluğa doğdu. O artık bir kişi değil, birfikir iklimi haline gelecekti. İnsanları dinlemeye başladı;insanlar çoğu zaman başkalarının sözcükleriyle konuşuyor veya ebeveynlerinin ya da toplumun dillerine tutuşturduğu sözcüklerle kendi yaşantılarını tarif ediyorlardı.Psikanalizle birlikte kelimeler serbestçe aktı. İnsanlaranlattıkları hikâyelerde hesabı verilemeyen boşluklarolduğunu fark ettiler.
Modernist sanatçının cevabı, bireyi her türlüdini, siyasi, toplumsal ve ekonomik zincirden kurtarmak oldu. Geriye kalan şey ise bir insanın çıplak benliğiydi.
'Her şeyi açıklayan, seyler arasındaki bağlantıyı kuran, hayatı sunduğu cevaplarla anlamlandırabilen tek bir öykü. .
Mutluluk ve ıstırabın varoluşsal anlamları, bir kültürden diğerine değişebilir. Budist psikoloji ıstırabın kaçınılmazlığını vurgularken, Batı kültürü tam aksine, psikoterapiye istiraba son verecek ve mutluluğa götürecek bir araç gözüyle bakar
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.