Türk-Rus Münasebetleri Ve Muharebeleri
Samiha AyverdiTürk-Rus Münasebetleri Ve Muharebeleri Gönderileri
Türk-Rus Münasebetleri Ve Muharebeleri kitaplarını, Türk-Rus Münasebetleri Ve Muharebeleri sözleri ve alıntılarını, Türk-Rus Münasebetleri Ve Muharebeleri yazarlarını, Türk-Rus Münasebetleri Ve Muharebeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Uyuşturulmuş Fikir Cephesi..
" (...) Artık elli yıldır cephelerde cenk olmamakta, artık Rus süngüsü kadın karnı deşip içinden çocuk çıkarmamakta, kulak, burun, göğüs kesip gerdanlık yapmamakta, köyleri, kasabaları, şehirleri ateşe vermemekte, böylece de, asırlar boyu döktüğü Türk kanına, saldırdığı ırza, nâmûsa, sanki bir yekûn çekip vahşet ve zulüm defterini kapamış görünmektedir.
Fakat bir taraftan askerlik yönünden kılıcının kınına sokan Rus istîlâ politikası, aynı emparyalist emellere siyâsî ve kültürel yönden hız vermiş, böylece de başta Türkiye, bütün dünyâya harp îlân etmiş bulunmaktadır. İşte Türk gençliğinin bilmesi gereken hakîkat budur. "
Sayfa 378 - Kubbealtı Neşriyat
" Neden hâlâ bizi biz yapan dilimizi, târihimizi, dînimizi görenek ve geleneklerimizi sökmek sûretiyle, sâhayı düşman istîlâsına, yabancı ideolojilerin at koşturmasına müsâit bir zemin olarak bırakmak gafletinde devam ediyoruz? "
Sayfa 372 - Kubbealtı Neşriyat
Çanakkale Muharebeleri
" (...) 1915 yılında Kafkas cephesi bir ordumuzu eritirken, aynı sene, Türk tarihinin alnına şeref ve şehâmet çelengi vuracak bir mucizeye gebe idi.
Akıl durduran bu savaş gene yüz bin şehîde mâlolacak fakat Türk gücü de, üstün düşmanını erişilmez imanıyla yenerek, kahramanlık târihine çok büyük bir zafer ilâve edecekti.
Harp, fiilen
Sayfa 359 - Kubbealtı Neşriyat
Dünü unutur, şimdiyi kavramaktan uzaktır.
" Dâima heyecan ve hareket peşinde olmaktan hoşlanan insan oğlu, yaşadığı hal ne kadar tatmin edici olursa olsun, ondan bıkar ve keyfini tâzelemek üzere, gelecek zamânın ufkunda yeni heyecanlar gözler. "
Sayfa 317 - Kubbealtı Neşriyat
Her memleketin ortak 'yazgı'sı ..
" Memleketin tâlihsizliği, büyük, değerli vatansever ve hamiyetli evlâtlarının yanında, soysuz, menfaatçi ve ahlâksız bir zümrenin de eksik olmayışıydı. "
Sayfa 253 - Kubbealtı Neşriyat
" Rusya, hangi devletle cenge tutuşsa, Türklerin kulak kabartıp kuşkulanması gerekmiştir. "
Sayfa 199 - Kubbealtı Neşriyat
" Her zaman için bir yandan iftihar bir yandan da esefle îtiraf etmek lâzımdır ki târihin bütün çağlarında Türkler için hazin, hatta felâketli âkıbetler, patronajları altında bulunan kavimlere tanıdıkları hak ve hürriyetlerin, bu azınlıklar tarafından kötüye kullanılmasından ileri gelmiştir. "
Sayfa 95 - Kubbealtı Neşriyat
Muazzam..
" Kapitülasyonlar nedir? Başlangıçta efendinin, kapısına gelip el açana uzattığı bir bahşiş ... "
Sayfa 85 - Kubbealtı Neşriyat
" Neden kendimize gelip geçmişi olmayan, hâlini boşa telef eden, geleceğine ümit bağlayamayan bozuk düzen bir cemiyet olmaktan kurtulamıyoruz? Şurası çok hazin ki bütün bu kaybettiğimiz değerlerin arkasından ağlamıyor, sızlamıyor, yanıp yakılmıyoruz. Çünkü gözümüzü açmış kendimizi bu havanın bu cereyânın içinde bulmuş, gerçekle doğruyu, sağlamla güzeli tanımamış, görmemişiz de onun için. "
Sayfa 81 - Kubbealtı Neşriyat
" Bir memleketin sırtını yere getirmek için ordusunu bozmaktan, vatanını istîlâ etmekten de tesirli çare dilini ve îmânını tahrip eylemektir. "
Sayfa 73 - Kubbealtı Neşriyat
Alınlara etiket minvaliyle..
" Kimden korkuyoruz, yaranmak istediğimiz kim? "
Sayfa 72 - Kubbealtı Neşriyat
" (...) Fabrikasız, barajsız bir memleket günün birinde iktisâdî ve mâlî gücünü düzenlemek sûretiyle bu eksikliklerini giderebilir. Fakat bir kere dilini ve dolayısıyla kültürünü, geçmişini ve dolayısıyla geleceğini kaybetmiş ve edecek bir millet için artık yaşama hakkı diye bir şey kalmamış demektir. "
Sayfa 65 - Kubbealtı Neşriyat
Başlarken..
" (...) Şüphesiz bol hammadenin yanında kaliteli mal yapmak da çok önemlidir. Bunun için 'kaliteli insan gücü'ne ihtiyaç vardır. Bunu da eline, beline ve diline sağlam, çırak, kalfa ve ustalardan mürekkep bir sanâyi işgücü yaratmak sûretiyle gerçekleştirmiştir. Bunun sağladığı mukayeseli üstünlük 'en kaliteli malların en bol şekilde ' Türkiye'de yapılmasını sağlamıştır. Bu istihdam demektir. Bu ihrâcat demektir, bu güçlü devlet demektir. "
Sayfa 15 - Kubbealtı Neşriyat - Prof.Dr.Turan Yazgan (Levent, 8 Mart 2004)