Dönem dönem boğazın bir köprüyle geçilmesi konusunda değişik projeler üretildi ancak bunlar tasarı halinde kaldı. 1940 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk zenginlerinden Nuri Demirağ da benzer bir projeyle gündeme geldi. Nuri Demirağ gözetiminde Türk mühendisler ve Amerikalı uzmanlar tarafından projelendirilmiş boğaz köprüsünün yapımına, o zamanki iktidar ''boğaza köprü olmaz, yıkılır'' diyerek izin vermedi.
"Türk ırkının dünyanın en güzel ırkı olduğunu tarihten bildiğim için, Türk kızlarından birisinin dünya güzeli seçilmiş olmasını çok tabii buldum. Fakat Türk gençlerine bu münasebetle şunu hatırlatmayı da lüzumlu görürüm: Övünç duyduğumuz tabii güzelliğinizi fenni tarzda muhafaza etmesini biliniz ve bu yolda uyanık olunuz ve bu gelişmelerin aralıksız gerçekleşmesini ihmal etmeyiniz. Bununla beraber, asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey, analarınızın ve atalarınızın oldukları gibi, yüksek kültürde ve yüksek faziletle dünya birinciliğini elde tutmaktır."
M.Kemal Atatürk
.... anlaşmazlıklar 27 Ekim'de hükümeti istifaya zorladı. 28 Ekim'de yeni kabine kurulamamış. Meclis ve yönetim krizi devam ediyordu. O akşam Mustafa Kemal; İnönü, Kazım Paşa ve Ruşen Eşref gibi arkadaşların topladı ve "Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğini" söyledi. Aynı gece Mustafa Kemal ve İnönü kanun taslağını hazırlamaya başladılar.
Yalnızca öğretmen yetiştirmekle yetinilmedi. Aynı zamanda bulunduğu çevreyi araştıran, geliştiren ve çevrenin kalkınmasını da üstlenen kurumlar haline gelmeye başladı. Böylece kırsal yörede toplumsal, ekonomik ve kültürel kalkınmayı amaçladı.
1 Haziran 1985 - Türk, Amerikan ve Alman bilim adamları, 21 yıllık kazının sonucunda dünyada en eski köyün Diyarbakır’da bulunduğunu ortaya çıkardılar.